LGBT tanımına hepimiz yıllardır aşinayız; “Lezbiyen, Gay, Biseksüel ve Transeksüel” kavramlarının kısaltılmış haliyle karşımıza çıkan bir tür toplumsal cinsiyet topluluğu. Bir süre önce bunun yanına “Queer” kelimesini temsilen Q geldi ve + işareti ile ucu kapatıldı.
Queer; Heteroseksüel olmayan ve azınlıkta kalan cinsiyet ve cinsel yönelimlerin hepsini içine alan bir genel terim.
Onur yürüyüşü her yıl şehirden şehre ve ülkeden ülkeye küçük değişiklikler göstermekle birlikte, genelde Haziran-Ağustos ayları arasında yapılıyor. Bu sebeple Onur Yürüyüşü anısına bugün, bu topluluk kapsamına katılan Queer bireylerle ilgili yapımları inceleyelim istedik.
Öncelikle şunu bilmeliyiz ki, medyada LGBT ile alakalı terim, imge ya da karakter barındıran her yapım Queer yapım değildir.
Bir yapıma Queer dememiz için belli başlı 5 tane kural vardır bunlar:
1. Yapımın yönetmeninin Queer olduğunu açıklamış olması gerekmektedir.
2. Başrolün bir Queer birey olması gerekmektedir.
3. Başrolün yapımda dışlanmaması gerekmektedir.
4. Kamera açıları yabancılaşma hissi vermemelidir.
5. Film mutlu sonla bitmelidir. Mutlu sonla bitmezse de umut vermelidir. Kapalı son olmamalıdır.
Bu kurallar kapsamında severek izleyebileceğiniz 2 Queer film ve bir Netflix programını sizlerle paylaşıyoruz. Netflix programının yeni sezonunun 19 Temmuz’da geleceğini de hatırlatalım.
Queer Eye
Program ilk defa “Queer Eye for the Straight Guy” adıyla 2003 yılında yayınlanmış ve tam anlamıyla bir “baştan yarat” temasına sahip. Genelde seyrettiğimiz reality showlara pek benzemiyor. Yarışmacıların Kültür-Yeme/İçme-Tasarım-Giyim-Bakım olmak üzere 5 ana başlıkta incelendiği ve onlara yardımcı olunduğu program, Amerika’nın “muafazakar” sayılabilecek bir bölgesi olan Missouri bölgesinde çekiliyor. Programı 5 adet Queer erkek birey sunuyor. Her birinin yukarıda söylediğimiz 5 ana başlıktan biri kendi uzmanlık alanları.
Yardımcı oldukları bireyleri ise çok farklı kulvarlarda seçiyorlar; Bazen bir din adamı, bazen siyahi ikiz kardeşler, bazen 10 çocuklu bir baba… Ortak noktaları ise özgüvensiz oluşları. Program 4 günlük değişim sürecinde sadece dıştan değil, içten de yenilemeyi sağlıyor. Katılımcılar değişimin sonunda bir parti, kutlama ya da yemeğe hazırlanıp değişimlerini arkadaşlarıyla, aileleriyle ve sevenleriyle kutluyorlar.
The New Girlfriend (Yeni Kız Arkadaşım)
“Hayatın beni geçmesine izin veremem.”
Claire en yakın arkadaşı Laura’yı ölümcül bir hastalık dolayısı ile kaybeder. Geride kocası David ve bebeği Lucie’yi bırakır. Claire, Laura’ya ölmeden önce ikisine de göz kulak olacağına dair söz vermiştir. Sözünde durmak için Laura’nın cenazesinden kısa bir süre sonra David ve Lucie’nin yanına gider. Ancak gittiğinde gördüğü şey karşısında şok olur. Laura’nın ölümü ile birlikte David’in bastırılmış cinsel yönelimleri su yüzüne çıkmıştır (David’in cinsel yöneliminin altındaki psikolojik sebeplere daha fazla girilebilirdi diye düşünüyorum) ve ölen eşinin kılığında bebekleri Lucie ile ilgileniyordur. Zamanla, David’in arter egosu tarafından yaratılan Virginia figürü, Claire için “yeni kız arkadaş” modelini oluşturur.
Laurence Anyways
“Sana bir şey söylemem lazım. Bunu daha fazla kaldıramıyorum. Beni öldürüyor. Eğer sana söylemezsem öleceğim, ben öleceğim!”
Erkek bedeninin içinde bulunan ama kalbinde kadın olma arzusu taşıyan Laurance’ın, bu arzusunu sevgilisi Fred’e söyledikten sonra değişen hayatlarını anlatıyor film.
10 yıllık bir süreyi kapsayan yapım, bu süreçte Laurance ve Fred’in aşklarının değişim evrelerini veriyor. Filmin mesajı, aşkın cinsiyetten bağımsız bir duygu durumu olduğu.
Film, izledikten sonra ağzımızda bir Queer film değil, sıradan bir aşk filmi gibi bir tad bırakıyor. Çünkü önemli olan Laurance’ın Queer birey olma süreci değil, imkansız görünen bir aşkın bütün zorluklara göğüs germesi.
Bunlar da ilgini çekebilir:
- Güçlü Kadınların Severek İzleyeceği İham Veren 5 Dizi ve Film Önerisi
- Ayrılık Acısına İyi Gelecek 5 Film Önerisi: Barışmadan da Mutlu Son Mümkün!
- Kafa Dağıtıp Mutlu Eden 4 Eğlenceli Dizi Önerisi
Yardımcı Kaynaklar: