Bütün eforumuza rağmen, günlerimiz, aylarımız hatta hayatımız, onun için yaptığımız planlara her zaman sadık olamıyor. Kurduğumuz hayaller her zaman meyve vermiyor. Yüksek lisans eğitimine hayal ettiğimiz tarihte başlayamıyor, başlayan bir ilişki ayrılıkla bitebiliyor, kariyer veya ebeveynlik özlemleri sonuçsuz kalabiliyor, kronik hastalıklar veya geçirdiğimiz bir hastalık planlarımızı sınırlayabiliyor. Beklenmedik değişikliklere uyum sağlamak zorlayıcı olabilir. Yarım bıraktığımız veya kaybettiklerimizin ardında kalan boşlukta kendimizi güçsüz hissetmek en kolay ve alışılmış yoldur. Fakat yapılan araştırmalar, genelde düşündüğümüzden daha dayanıklı olduğumuzu ve mutluluğun hiç ummadığımız şekillerde ve beklenmedik anlarda mümkün olabileceğini gösteriyor. Peki ya hayat planladığımız gibi gitmediğinde yola devam etmek için neler yapmalıyız? İşte hayatın getirdiği sürprizlere rağmen yeniden iyi hissedebilmek için mutluluk stratejileri!
Diğer hayatları ideal olarak görmekten vazgeçin.
Hayatımızdaki bir kaybın anıları ve hatırlatıcı unsurlar sıklıkla karşımıza çıkma eğilimdedir. Örneğin, bir akademik başarısızlık sonrası, sizin dışınızdaki herkesin akademik hayatı yolunda gidiyormuş gibi görünebilir. Ancak başkalarının hayatlarına dahil olduğumuz kısa anların yanıltıcı olması mümkün. Çünkü insanlar genellikle yolunda giden şeyleri paylaşırken, yolunda gitmeyenleri gizli tutarak rahat hissetme eğilimindedir.
Araştırma sonuçlarına göre, sosyal karşılaştırma başkalarının sıkıntılarını hafife almamıza, bu da kendimizi daha yalnız ve farklı hissetmemize ve yaşamış olduğumuz hayattan daha az memnun olmamıza neden oluyor. Her zaman mükemmel tabloya sahip olmanın mümkün olmayacağını kabul etmek kendimizi daha az yalnız hissetmemiz konusunda destekleyici olabilir.
Sosyal etkileşime zaman ayırın.
Araştırmalar, bir yakınınız ile iletişim kurmanın ve kaliteli bir sosyal etkileşime girmenin, gün içinde ruh halimizde gözle görülen bir yükselişle sonuçlandığını gösteriyor. Yakın zamanda Communication Research’de paylaşılan bir çalışmada, Kansas Üniversitesi profesörlerinden Jeffrey Hall ve arkadaşları, araştırma katılımcılarına bir arkadaş ile etkileşim kurmak da dahil olmak üzere aşağıdaki davranışları içeren farklı iletişim görevleri verdi:
- Buluşmak
- Anlamlı bir konuşma yapmak
- Şakalaşmak
- Özen göstermek
- Dinlemek
- Başkalarına ve onların fikirlerine değer vermek
- Samimi iltifatlar etmek
Yapılan araştırmada yukarıdaki yedi etkileşim türünden hangisinin seçildiği önemli değildi. Görevin verilmediği kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, yukarıdaki davranışları sergileyenler; stres, bağlantı kurma, endişe, iyilik hali, yalnızlık ve günün kalite düzeyi algıları açısından daha çok fayda sağladı.
Sizi tatmin edecek bir hayatı yeniden düşleyin.
Hayallerimiz, hayatımızın sorunsuz geçmesinden yana olabilir. Ancak umulmadık zorluklarla dolu bir hayat da sonunda anlamlı hale gelebilir. Yapılan araştırmalar, insanların yaşamış oldukları hayatı birçok popüler film ve kitap kahramanının hayatlarına benzer şekilde düşündüklerinde, stresli zamanlarda daha iyi toparlanabildiklerini ve daha büyük bir amaç duygusu hissedebildiklerini bulmuştur.
Bu bağlamda, bir baş kahramanın yolculuğu, yeni bir yola çıkması, engellerle karşılaşması, yeni deneyimler ve ilişkilerle dönüşmesini ve sonucunda topluluklarına geri dönmesini içerir. Bu açıdan bakıldığında, yıkıcı gibi görünen olaylar yeni bir macera yolculuğunu harekete geçirebilir.
Güzelliklerin tadını çıkarmaya çalışın.
Üzüntüyü yaşamak, yaşamış olduğumuz yas için için kendimize izin vermemiz ne kadar değerliyse; mutlu olmak da eşit oranda değerlidir. Bazı kayıplardan sonra, bizi mutlu eden bazı aktiviteleri yapmak artık mümkün olmayabilir. Ama yine de yeni arayışlarda, farklı türlerde neşeler bulabilir veya var olanlarda daha derin ve anlamlı keyifler keşfedebiliriz.
Yapılan araştırmalar; doğa ile vakit geçirmek veya lezzetli bir kahve içmek gibi basit ve temel aktivitelerin olumlu deneyimlerden keyif alabilme becerisi artırdığını gösteriyor. Keyif alabilmek; anı yaşamaktan, yaşadıklarımıza dikkat vermekten ve bize verdiği keyif duygusunu takdir etmekten geçer.
Gelecekten bakma tekniğini deneyin.
Gelecekten bakma tekniği, zihnimizde geleceğe giderek gelecekteki versiyonumuzu ziyaret edip onun bilgeliğinden faydalanmamızı sağlar. Bu tekniğe göre dünya hiç durmadan dönerken, gelecekteki şartlar da değişecektir ve günümüzde yaşamış olduğumuz problemlerimizin gelecekteki koşullara göre değerlendirmemiz doğru olacaktır. Geçmişte veya mevcutta yaşadığımız zorlukta saplanıp kalmaktansa pencerenin dışındaki misafir açısından bakmak, bakış açımızı tarafsızlaştırır ve stres düzeyimizi azaltır.
Hayat planladığınız gibi gitmediğinde, bu mutluluk stratejileri ile duygusal dengenizi yeniden bulabilirsiniz. Beklenmedik zorluklarla başa çıkarken pozitif kalmak, hem ruh sağlığınızı korumanıza hem de yaşam kalitenizi artırmanıza yardımcı olur. Unutmayın, her zorluk yeni bir fırsat doğurabilir ve doğru stratejilerle mutluluğu her durumda yakalayabilirsiniz. Yeniden mutluluk duygusunu tadabilmek için paylaştığımız stratejileri hayata geçirerek, daha mutlu ve dengeli bir yaşam sürdürmek mümkün. Hayatın getirdiği tüm sürprizlere rağmen, siz de mutluluğu bulabilir ve huzurlu bir yaşam sürebilirsiniz.
