Hayatta sahip olduklarımız için minnettar olmak, sadece hoş bir duygu olmanın ötesinde, bilimsel olarak kanıtlanmış birçok faydaya da sahiptir. Minnettarlık duygusu, zihinsel ve fiziksel sağlığımızı, ilişkilerimizi ve genel refahımızı önemli ölçüde iyileştirebilir. Şükür pratiğinin günlük yaşamımızın önemli bir parçası olması, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmemize yardımcı olabilir. İşte şükretmenin bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış faydaları!
Fiziksel sağlığı geliştirir.
Bununla birlikte, hayatlarında minnet duygusunu sık kullanan insanların daha az ağrı hissettikleri, daha iyi uyudukları ve uykuya dalma sorunu yaşamadıkları gözlemlenmiştir. Araştırmalara göre minnettarlık, zihninizi sakinleştirerek ve kaygılarınızı azaltarak daha derin ve dinlendirici bir uyku çekmenize yardımcı olur. Ayrıca, bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye ve kalp hastalığı, diyabet ve kanser gibi kronik hastalık riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Ağrı algısını da azaltarak daha sağlıklı ve enerjik hissetmenizi sağlar. Hatta, şükran duygusuyla yemeğimizin iyi sindirilip sindirilmemesi arasında da şaşırtıcı bir bağlantı kuruldu! Mucizevi, değil mi?
Mutluluk ve iyimserlik halini artırır.
Araştırmalar, minnettarlık duyan kişilerin daha mutlu ve iyimser olduğunu göstermiştir. Minnettarlık, beynin ödül sistemiyle bağlantılı dopamin ve serotonin gibi nörotransmitterlerin salgılanmasını tetikler. Bu da daha iyi bir ruh hali ve genel bir mutluluk duygusu yaratır.
Zihinsel dayanıklılığı arttırır.
Şükran duygusu büyük bir stres savaşçısıdır. Kızgınlıktan kıskançlığa, pişmanlıktan hayal kırıklığına kadar çok sayıda toksik duyguyu azaltır. Araştırmalar, şükretmenin stres hormonu olan kortizol seviyesini düşürmeye yardımcı olduğunu ortaya koymuştur. Bu da daha sakin ve rahatlamış hissetmenizi, zorluklar karşısında daha dirençli olmanızı ve stresli durumlarla daha iyi başa çıkmanızı da sağlar.
Şükran duygusunun araştırmacılarından olan Robert Emmons, şükran ve iyilik arasındaki bağlantı üzerinde birçok çalışma yürütmüştür. Araştırmaları, minnettarlığın mutluluğu etkili bir şekilde arttırdığını ve depresyonu azalttığını gösteriyor.
Diğer çalışmalar ise şükretmenin yalnızca stresi azaltmadığı, aynı zamanda travmanın üstesinden gelinmesinde de önemli bir rol oynadığını göstermiştir. Behavior Research and Therapy’de yayınlanan 2006 tarihli bir çalışmada, yüksek şükran düzeyine sahip Vietnam Savaşı gazilerinin travma sonrası stres bozukluğu oranlarının daha düşük olduğunu ortaya koydu. Kişilik ve Sosyal Psikoloji Dergisi’nde yayınlanan 2003 tarihli bir çalışma, 11 Eylül’deki terörist saldırılarının ardından dirayetli olan insanlarda minnettarlığın önemli bir katkısı olduğunu buldu.
Kıyası ortadan kaldırır ve özgüveni güçlendirir.
Uygulamalı Spor Psikolojisi Dergisi’nde yayınlanan, 2014 yılında yapılan bir araştırma, şükran duygusunun sporcuların özgüvenini arttırdığını buldu. Bu da sporcuların yüksek performans sergilemek için sahip olmaları gereken en önemli duygu.
Diğer çalışmalar, minnettarlığın sosyal karşılaştırmaları azalttığını göstermiştir. Daha fazla paraya veya daha iyi işlere sahip insanlara karşı öfkeli olmak yerine; minnettar insanlar, diğer insanların başarılarını takdir edebiliyorlar. Oturup şükrettiğiniz şeyleri düşünürken, başkasının başarısının kıskançlığıyla boğulmak gerçekten zor.
Kendinizi yetersiz hissettiğinizde veya neden ondan daha iyi olmadığınız konusunda zihninizi sonu olmayan bir yarışa soktuğunuzda sadece derin bir nefes alın. Minnettar olduğunuz beş şeyi sıralamaya başlayın. Odağınızın zarifçe doğru yere kaydığını göreceksiniz.
İlişkileri iyileştirir.
Minnettarlık duyan kişilerin, aile ve arkadaşlarıyla daha güçlü ve anlamlı ilişkiler kurduğu gözlemlenmiştir. Şükran duymak, sevgi bağlarını güçlendirerek ilişkilerinizde daha fazla yakınlık ve bağlılık duymanıza yardımcı olur.
Emotion’da 2014’te yayınlanan bir çalışmaya göre; sadece teşekkür etmek bile yeni arkadaşlar kazanmanıza yardımcı oluyor. Çalışma, yeni tanıdığınız birine teşekkür etmenin, aranızdaki ilişkinin sürekli olması ihtimalini arttırdığını tespit etti. Bu yüzden, kapıyı tuttuğu için bir yabancıya teşekkür etmekte ya da bir projede size yardımcı olan meslektaşınıza bir teşekkür notu göndermekte tereddüt etmeyin. Başkalarının katkılarını kabul etmek yeni fırsatlara yol açabilir.
Şükretmenin faydaları sayısız, seçim bizim.
Yaşam telaşlı olduğunda, eksik olana odaklanma eğilimindeyiz. Kötü bir gün yerini kötü bir haftaya, kötü bir hafta kötü bir aya ve bunların hepsi bizi kötü bir yaşam tarzına ulaştırır. Fakat var olanı görmeyi seçersek, günlerimiz güzellikle dolup taşar. Küçük nimetlerin bizim için büyük anlamları olur. Biz anlamlandırıp kutlamaya başladıkça bize sunulan nimetler katlanarak devam eder.
Koşullarımızı seçemiyor olabiliriz, fakat bakış açımızı seçebiliriz. Şükretmenin fiziksel ve zihinsel sağlığımıza faydaları bilimsel araştırmalarla desteklenmiş vaziyette. Hal böyleyken, şimdi bu nimetleri görmezden gelebilir ya da onların tadını çıkarabilir, varlıklarına teşekkür edebiliriz.