Her gün bambaşka trendlerle bizi şaşırtmaya devam eden TikTok’ta yükselişe geçen color walks trendi yaratıcı, eğlenceli ve aynı zamanda farkındalığınızı artıran bir akım olarak dikkat çekiyor. Color walks, aslında bir sosyal medya trendinden çok daha derin bir psikolojik etkiye sahip. Seçtiğiniz bir rengin peşinden giderek yaptığınız bu yürüyüş, farkındalık seviyenizi artırırken stresi azaltmanıza, yaratıcılığınızı geliştirmeye ve hatta ruh halinizi dengelemeye yardımcı olabilir. Peki siz renklerin peşine düşmeye hazır mısınız?
Color walks nedir?
Hayatın koşturmacası içinde çoğu zaman etrafımızdaki detayları fark etmeden yürüyoruz. Color walks, tam da bu alışkanlığı kırmak için ortaya çıkmış bir akım. Yapmanız gereken tek şey bir renk seçmek ve yürüyüşe çıkmak! Seçtiğiniz renge odaklanarak çevrenizi keşfetmeye başladığınızda, sıradan sokakların bile bambaşka bir dünyaya dönüştüğünü fark edeceksiniz.
Bu trendin TikTok’ta hızla yayılmasının sebeplerinden biri de görsel olarak oldukça tatmin edici olması. Herkesin kendi bakış açısıyla oluşturduğu color walks videoları, estetik bir şölen sunuyor. Üstelik, yalnızca bir sosyal medya akımı olmanın ötesinde, farkındalığı artıran ve zihni dinlendiren bir deneyim haline geliyor. Bir nevi meditasyon gibi düşünebilirsiniz. Anda kalmak, küçük detaylara dikkat etmek ve şehirde bir keşif yolculuğuna çıkmak… Hepsi bu akıma dahil.
Color walks yönteminin faydaları neler?
Modern yaşamın getirdiği stres, çoğumuz için kaçınılmaz bir durum. Ancak doğada yürüyüş yapmanın ve belirli bir şeye odaklanarak dış uyaranlardan uzaklaşmanın stres seviyesini düşürdüğü bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Stresli veya kaygılı hissediyorsanız, color walks harika bir kaçış yöntemi olabilir. Color walks, doğayla veya şehirle daha bilinçli bir bağ kurarak zihni rahatlatan bir aktiviteye dönüşüyor. Bu süreç, beynin “varsayılan mod ağı” olarak bilinen ve genellikle geçmiş olayları düşünmek veya geleceği planlamak için aktif olan sinir ağlarını dinlendiriyor.
Color walks sırasında belirli bir renge odaklandığınızda, zihniniz dağınık düşüncelerden uzaklaşarak tamamen o renge yöneliyor. Dikkatinizi o anda tuttuğunuzda, geçmişin kaygılarından ve geleceğin belirsizliğinden sıyrılmak çok daha kolay hale geliyor. Renkleri bilinçli bir şekilde gözlemlemek ve onları bulmaya çalışmak, klasik mindfulness egzersizlerine çok benzeyen bir deneyim sunuyor.
Bununla birlikte, renklerin psikolojik etkileri üzerine yapılan birçok araştırma, belirli renklerin ruh halimizi ve enerjimizi doğrudan etkileyebileceğini gösteriyor. Color walks sırasında seçtiğiniz renk, gün boyunca nasıl hissettiğinizi de etkileyebilir. Kendinizi daha huzurlu hissetmek için mavi veya yeşil tonlarına odaklanabilir ya da enerjinizi artırmak için turuncu ve kırmızı renklerin peşinden gidebilirsiniz. Böylece, psikolojik olarak ihtiyacınız olan bir duyguyu bilinçli bir şekilde beslemiş olursunuz.
Ayrıca, yaratıcı düşünen herkes için mükemmel bir ilham kaynağı! Beynimiz genellikle önceden belirlenmiş kalıplar içinde düşünmeye meyillidir. Ancak belirli bir renge odaklandığınızda, algınızı farklı bir yöne kaydırmış oluyorsunuz ve böylece normalde fark etmeyeceğiniz şeyleri keşfetmeye başlıyorsunuz. Beyindeki nöral plastisiteyi artırarak yeni bağlantılar kurmasına yardımcı olan bu süreç, uzun vadede yaratıcı düşünme becerilerinizi geliştirebilir. Renklerin birbiriyle uyumu, kontrastları ve doğada veya şehirde nasıl bir araya geldikleri üzerine düşünmek, görsel algınızı güçlendirirken aynı zamanda sanatsal bakış açınızı da genişletebilir. Eğer sanatla ilgileniyorsanız, color walks sırasında gördüğünüz renk kombinasyonları size yepyeni fikirler verebilir.
Aktif bir meditasyon deneyimi için bir renk seçin ve dışarı çıkın!
İhtiyacınız olan tek şey bir renk belirlemek ve dışarı çıkmak! Belki içinizden o gün mavi tonlarını keşfetmek gelir ve gökyüzünün, duvarların, hatta insanların kıyafetlerinin içinde saklanan mavileri fark etmeye başlarsınız. Belki de güneşli bir günün enerjisini hissetmek için sarıya yönelirsiniz ve tabelalardan çiçeklere kadar her yerde bu tonu görmenin mutluluğunu yaşarsınız.
Bunu yaparken fark edeceksiniz ki, normalde önünden defalarca geçtiğiniz bir binanın kapısı aslında turuncunun en güzel tonlarından birine sahipmiş. Ya da hiç dikkat etmediğiniz bir grafiti, pembe ve morun harika bir uyumunu sunuyormuş. Renklerin peşinden gitmek, yürüdüğünüz sokaklara yeni bir gözle bakmanızı sağlıyor ve her adımınız bir sanat eserine dönüşüyor.
