Nefes, yaşamın en temel ve vazgeçilmez unsurlarından biri olarak kabul edilir. Ancak, birçok kişi nefesin gücünü ve potansiyelini tam anlamıyla keşfetmemiştir. Nefes koçu Semih Demirkan ile gerçekleştirdiğimiz röportajda, nefesin fiziksel ve ruhsal sağlık üzerindeki derin etkilerini konuşuyoruz. Semih Demirkan, nefesin sadece hayati bir ihtiyaç değil, aynı zamanda zihin ve beden sağlığı için bir güç kaynağı olduğuna dair değerli içgörüler sunuyor. Bu röportajda, nefesin gücünü nasıl daha iyi anlayabileceğinizi ve günlük yaşamınıza nasıl entegre edebileceğinizi keşfedeceksiniz!
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Semih Demirkan kimdir?
1991 yılında İzmir’de doğdum. Lisans eğitimimi tasarım üzerine yaptım. Çocukluğumdan itibaren ablamın psikoloji ve spiritüel alanlarla ilgili çalışmaları beni çok etkiledi ve lise son sınıftayken reikiyle tanıştım. Üniversite dönemimde yogaya yöneldim. 2013 yılında nefes çalışmalarına öncelikle kendi içsel sürecimi keşfetmek için girdim. Nefesle aramda çok derin bir bağ oluştuğunu farkettikten sonra kendimdeki dönüşümlerin motivasyonuyla bu tekniği çevreme de sunmak istedim.
Nefes terapisi ile ilgili biraz bilgilendirir misiniz bizi?
Nefes terapisi bir kişinin profesyonel nefes koçu eşliğinde nefes alma kapasitesinin artırılması, beden ve zihindeki blokaj alanlarının tespiti ve bu tespit sonrasındaki müdahalelerden oluşan bir uygulamadır. Bir kişinin nefes terapisi alması ile nefes tekniklerini uygulaması bambaşka şeylerdir. Burun nefeslerinin dahil olduğu yogik kökenli nefes egzersizleri kişilerin daha kendi kendilerine uygulayabilecekleri türdendir.
Öfkelenince, şaşırınca, utanınca nefesimizi tutuyoruz. Bu gibi durumlar ruhumuzu nasıl etkiliyor?
Evet genelde stresli bir olayla karşılaştığımızda ya da belli bir düşünceye takılı kaldığımızda nefes tutma alışkanlığı gelişebilir. Oysa farkındalıkla nefes aldığımızda şimdiye döneriz ve aşırı düşünme halinden çıkarız. Zihni geçmişten ya da gelecekten şimdiye çekmenin en pratik yolu farkındalıklı nefes takibi diyebilirim.
Doğru nefes alarak hayatımızda neleri değiştirebiliriz?
Nefes alma kapasitemizi artırdığımızda kendi limitlerimizi dönüştürebilir, travmatik beden-zihin kalıplarımızı daha kolay çözeriz. Zihnen ve bedenen esneriz, şifalanırız. Dahası, korkularımızdan özgürleşir, arınırız.
Yapılan testler sonucunda nefes egzersizleriyle altı dakikada vücudun tam alkali olma özelliğini kazandığını görüyoruz. Mitokondriyel enerji beslenmesini destekleyen bir çalışma olduğu için anaerobik tüm hastalıkların iyileşme sürecinde destek olduğunu söyleyebiliriz.
Yavaş nefes alarak ömrü uzatabilirsiniz diyorlar, düşüncenizi merak ediyoruz.
Nefes alış sayımızın gün içinde azaltılmasıyla daha sağlıklı ve genç olmanın bağlantılı olduğunu gösteren çok bilgi mevcut. Günlük hayatta sığ ve kesik kesik alınan nefeslerin derinlik kazanması sağlığımız için çok önemli!
Evde yapabileceğimiz egzersizler var mı doğru nefes almayı deneyimlemek için?
Evde nefesinizi derinleştirmek adına yapabileceğiniz pratik egzersiz tutmalı nefes olabilir. Nefes verme sürenizi uzatarak parasempatik sinir sistemini uyararak sakinleşip “an”a gelebilirsiniz. Başka egzersizlerden bahsetmek gerekirse;
Nefesi 4 saniyede alıp içinizde 4 saniye tutuyorsunuz ve sonrasında 8 saniye yavaşça nefes vermenizle oluşan bu döngüyü 10 dakika tekrarlıyorsunuz.
Bir de üçgen nefes var. Bu da panik ve anksiyete durumlarında kullanılabilir. Nefesi burnumuzdan 4 saniyede alıyor ve ağzımızdan 8 saniyede “bir cama buğu verir gibi üfleyerek” bırakıyoruz. Panik anında bu egzersizi birkaç döngü şeklinde yapmak yeterli olacaktır.
Danışanlarınızın hayatında nefes terapisine bağlı nasıl dönüşümler gözlemliyorsunuz?
Genellikle kendilerini canlı ve hafiflemiş hissediyorlar! Spesifik olarak çok çeşitli deneyimler yaşayan danışanlarım oldu. Bağımlı eski ilişkilerinden özgürleşip yeni ilişkilere adım atabilen, geçmişte araç fobileri olup sonrasında özgürleşen, yeni iş fırsatları için adım atmaya çok çekinen sonrasında cesaret kazanan ve yeni fırsatlar yaratan, oto-immun hastalıklarını gerileten ve hamile kalmakta güçlük çekip terapi süreci sonrasında hamile kalan danışanlarım oldu.
Çalışmaların başından sonuna dek hiçbir zaman şifa vaadinde bulunmadan ilerlemeyi tercih ediyorum. Fiziksel şifalanma nefes sürecinin sonrasında gelen bir armağan gibi. Nefes yaşamı temsil ediyor bu yüzden kişinin niyetleriyle birleştiğinde çok güçlü bir araç haline dönebilir.
Okuyucularımız size nasıl ulaşabilirler?
Haftada bir Flov Stüdyo’da Zen-flov haftada bir gün de Breathwork sınıfımız var benim dahil olduğum. Özellikle nefes çalısmalarını deneyimlemek isteyenleri pazar dersine beklerim. Daha derin bir nefes deneyimi için yine Flov’da bireysel nefes terapisi hizmeti verilmektedir. Zen-flov dersinde de yin yoga yaparken nefes farkındalığıyla anda kalma pratiğinizi geliştirebilirsiniz.
Flov studio çok yenilikçi ve samimi bir yaklaşıma sahip! Özellikle yogayı merak edip adım atmakta tereddüt eden kişiler için de iyi bir alan açtığını düşünüyorum. www.flovstudio.com sitesinden üyelik sağlanabilir ve çeşitli abonelik seçeneklerinden yararlanabilirsiniz.
Son olarak dünyaya bir mesaj bırakacak olsanız, bu ne olurdu, duymak isteriz.
Yargı sevgiyi yok eder ve sevgi ancak kabulün olduğu alanda gelişir. Her yargının aslında kendimize döndürdüğümüz bir ok olduğunu fark edelim!