Yoga, Hindistan’da ortaya çıkan, pozlar ve meditasyon aracılığı ile zihin ve ruhta sükunete ulaşmayı amaçlayan bir egzersiz türüdür. Bedeninizle çıkacağınız bu yolculukta en temel amaç rahatlamak, bedeni ve zihni güçlendirmektir. Yoga uygulamalarında kullanılan diyafram nefesi ile düşünsel, duygusal ve fiziksel stresin azaldığı bilinir. Yoga duruşlarında yavaş ve çaba gerektirmeyen nefes, vücut hücrelerine huzur getirir. Yüz kaslarını rahatlatır ve göz, kulak, burun dil ve deri gibi algılama organlarındaki gerilimi uzaklaştırır. Böylece tüm düşünceler durgunlaşır, zihin stresten kurtulur, esenlik, huzur ve sükunet ile dolar.
Stres faktörü yaşamımızın her alanını olumsuz anlamda etkiliyor. Stresin vücutta oluşturduğu etkiler kaynaklı kilo vermede zorluk çıkardığını hepimiz biliyoruz. Fazla stres kalp hastalığı, yüksek tansiyon olmak üzere birçok hastalığı beraberinde getirebilir. Metabolizma ve beslenme bakımından aktif rol oynayan beynimiz, stresten en çok etkilenen organlarımızın başında geliyor. Stres anında vücudumuzdaki kortizol hormonunun yükselmesiyle kan şekeri, metabolik hız, kalp atışları ve bağırsak fonksiyonlarında bazı değişiklikler meydana gelmektedir. Kortizol seviyesinin artması ile bireyler daha çok tatlı veya tuzlu yiyeceklere yönelmekte ve bu durum kişilerde bel çevresi yağlanmasına neden olmaktadır.
İlgini çekebilir: Stres Hormonu Kortizol Seviyemizi Düşürmek İçin 7 Öneri
Peki yoga yaparken nasıl besleneceğiz?
Vücudumuz besinleri sindirmek için enerjiye ihtiyaç duyar; bu nedenle yogadan hemen önce beslendiğimizde enerjimizin bir kısmı sindirime harcanacağı için yoga pratiğinden istediğimiz verimi alamayabiliriz. Bununla birlikte midemizdeki doluluk nedeni ile rahatsızlık duyabiliriz. Yogadan 3-4 saat öncesi ana öğün, 1-2 saat öncesi hafif yemekler, yarım saat öncesi ise küçük atıştırmalıklar uygun olacaktır.
Yoga pratiği öncesinde:
- Acı biber, soğan, sarımsak gibi vücudu uyaran, kurubaklagiller, lahana, mantar, pırasa gibi gaz yapan veya beyaz ekmek, pirinç gibi tokluk süresini azaltan besinler yerine, sporda daha iyi hissetmenizi sağlayacak potasyum, kalsiyum, magnezyum ve lif zengini Ispanak, semizotu, marul, dereotu gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler tüketilmelidir.
- Ana öğünde tercih edeceğiniz kompleks karbonhidratlar (esmer makarna, bulgur, yulaf, karabuğday vb.), protein ve sağlıklı yağ kaynaklarından oluşan bir öğün pratik sırasında odaklanmanıza katkı sağlar.
- Mide doluluğunu önlemek ve egzersiz sırasında daha rahat hissetmek için 15 dakika öncesinde su tüketimi kesilmelidir.
Yoga pratiğinden önce tüketebileceğiniz besinler:
- Muz: İçerdiği karbonhidrat sayesinde hızlı bir enerji sağlamakla birlikte, kolay sindirimi ile egzersiz süresince aktif kalmanızı sağlar. Ayrıca magnezyum ve potasyum içeriği ile abdominal şişkinlik ve kas kramplarının yaşanmasına engel olur.
- Elma: Alkali bir meyve olduğu için mide asiditesini azaltmaya yardımcı olur. Doğal bir şeker ve lif kaynağıdır.
- Yulaf ezmesi: Lif açısından zengin bir besindir ve sindirimi kolaydır. Üstelik yoga sonrası aşırı yeme isteğinin önlenmesini sağlar.
- Badem: Çiğ badem yoga öncesi ihtiyacınız olan enerjinin karşılanmasına yardımcı olur.
Yoga pratiğinden sonra tüketebileceğiniz besinler:
- Su: Yoga süresince vücuttan ter ile kaybedilen suyun geri kazanımı için bol su tüketilmelidir.
- Süt: Egzersiz sonrası ilk yarım saat içerisinde 200 ml. süt tüketiminin kas toparlanmasına ve boşalan glikojen depolarının dolmasına katkısı büyüktür.
- Maden suyu: Sıvı-mineral dengenizi sağlamak için egzersiz sonrası maden suyu tüketimi önemlidir.
- Yeşil çay: Yoga sonrası bir fincan yeşil çay tüketimi vücudun rahatlamasına katkı sağlar.
İlgini çekebilir: Sporcu Beslenmesi Nasıl Olmalı? Düzenli Spor Yapanlar İçin Beslenme İpuçları
Egzersiz öncesi ve sonrası beslenme davranışı egzersizin vücudumuza olan etki düzeyini olumlu anlamda etkilemektedir. Dolayısıyla protein, kompleks karbonhidrat ve sağlıklı yağlardan oluşan bir öğün kas yapımı, doygunluk ve yeterli enerji kazanımı için ideal olacaktır.