Restoranda verdiğimiz siparişten spor salonunda yaptığımız antrenmana kadar, başkalarının ne düşündüğünü fazlasıyla önemsiyor ve hareketlerimizi onlara göre şekillendiriyoruz. “Beni yargılıyacaklar mı?”, “Aptal olduğumu mu düşünecekler?” Aklımızda gezen binbir tilkiyle; o çok kıymetli enerjimizi, başkalarının ne düşündüğünü tahmin etmeye harcıyoruz. Aferin bize! Hayatımız ne kadar etkileniyor, yolumuz nasıl değişiyor onun bunun gözünde güzel sıfatlar kazanmak için? Başkalarının hakkında ne düşündüğünü önemsememek kolay ama bir o kadar da zor, biliyoruz. Ancak bunu başarabildiğinde kucaklayacağın güzellikleri hatırlatmak istedik. Hazırsan, başlıyoruz!
Daha özgür hissedersin.
Başka insanların seni, kararlarını, seçimlerini ve davranışlarını nasıl gördüğünü zerre umursamamak, bu fani dünyada elde edebileceğimiz en büyük özgürlüktür: Koruyucusuz, katkı maddesiz, tamamen kendin olmak. Nasıl giyindiğinden tut, kariyerin için çizdiğin yola kadar, kendin olmanın hazzı seni besler. Kendi kararlarını alıp, kendi yolunu çizmeye başladığında, bu özgürlük kendine olan güvenini güçlendirir. Gerçekten “sen” olduğunda ve başkalarının düşünceleriyle seçimlerin arasındaki bağı kopardığında, tüm olasılıklar önüne serilecektir.
İnsan ilişkilerin güçlenir.
Başkalarının ne düşüneceğini önemsemeden seçimler yapmaya başladığında insanlar “gerçek seni” görme fırsatı yakalayacaklar. Bu gerçeklik, inan bana, göz kamaştırıcıdır. Maskelerden arınmış o yalınlık, içindeki özgün rengi görmelerine olanak verecektir. Seni sen olduğun için kabul eden insanlarla ilişkiler kurarsın, bu da daha derin ve anlamlı bağlar oluşturur. Tüm bu samimiyet, ilişkilerine yansıyacak ve uzun vadede sana mutluluk olarak dönecektir.
Neyi başarmak istediğini keşfedersin.
Başkalarının görüşleri, senin için kritik önemini yitirmeye başladığında, kişisel hedef ve tutkuların, gerçek potansiyelin gün yüzüne çıkar. Toplumun yargılarını, düşlerini okyanusun erişilmez derinliklerine hapseden bir yük gibi hayal et. O yükü taşımamayı seçtiğinde sana dair ne varsa görülür olacak. Bu hayata gelme amacın, en büyük tutkun. Keşfetmeyi beklediğin her neyse önüne serilecek.
Hayatındaki stres azalacak.
Şu dünyanın en yorucu şeyi nedir, biliyor musun? Olmadığın biri gibi davranmak, başkalarının onayını kazanmak için şekilden şekle girmek. Kendin olduğunda, bu stresin tamamı eriyecek. O güne kadar başka biri gibi davranmanın ruhunda gereksiz bir stres yarattığını farkedeceksin; tıpkı ciğerlerinin yarısı o stresin dumanıyla doluymuş da, ilk kez gerçekten nefes almaya başlamışsın gibi.