Sağlıklı bir cinsel yaşam için partnerlerden her ikisinin de cinselliğe bakış açılarının benzer olması ve cinsellik için istek duymaları önemlidir. Partnerlerden birinde görülen cinsel isteksizlik, cinsel yaşamdan alınan doyumu her iki kişi için de olumsuz yönde etkileyecektir. Cinsel isteksizlik hem erkekte hem kadında görülebilen bir durum olmakla birlikte bu yazımda kadın cinsel isteksizliğinin üzerinde duracağız.
Cinsel isteksizlik bir hastalık mı?
Kronikleşmiş cinsel isteksizlik psikolojide, kadınlarda cinsel ilgi/uyarılma bozukluğu ismiyle ele alınır. Cinsel isteksizliğin belirtileri şu şekildedir:
- Kadının cinsel konulara karşı ilgisiz olması,
- Cinsel içerikli düşüncelerinin olmaması ya da çok az olması,
- Fizyolojik açıdan uyarılamaması,
- Cinsel ilişkiyi başlatmayla ilgili isteksiz olması ve partnerinin isteğine ilgisiz kalması,
- Cinsel ilişki esnasında çoğunlukla keyif almaması.
Eğer bu belirtilerin üç ya da daha fazlası kişide görülmekteyse kişi cinsel ilgi/uyarılma bozukluğu yaşıyor olabilir. Böyle bir durumda mutlaka bir ruh sağlığı uzmanı ile görüşülmesini öneririm.
Cinsel isteksizlik önemli mi?
Cinsel isteksizlik, hiç de üzeri kapatılacak önemsiz bir konu değildir aslında. Özellikle ülkemizde yapılan bir çalışma verileriyle cinsel isteksizlikten ne kadar fazla kişinin muzdarip olduğunu belirtmek isterim. Türkiye’de yapılan bir çalışmada, 18-55 yaşları arasındaki kadınların %48,3’ünde cinsel isteksizlik, %35,9’unda uyarılma sorunu olduğu bulunmuş. Bu verilere göre neredeyse her iki kadından birinin cinsel isteksizlik nedeniyle cinsel yaşamında sorun yaşadığını söyleyebiliriz.
Bazı durumlarda ise bir bozukluk olarak ele alınmasa da durumsal cinsel isteksizlik yaşanıyor olabilir. Yani cinsel isteksizlik bir kişiye, bir pozisyona, bir güne ya da stres durumu gibi geçici durumlara bağlı olabilir. Durumsal cinsel isteksizlik, cinsel ilgi/uyarılma bozukluğuna nazaran üstesinden gelmesi çok daha kolay olan bir durumdur.
Cinsel isteksizliğin olası nedenleri
Cinsel isteksizlik her kadında farklı neden ya da nedenlerin birleşmesinden ortaya çıkan bir durumdur. Bu nedenle terapi süreci olmadan bir denklem olarak belli nedenlerden dolayı cinsel isteksizlik yaşanıyor demek imkansız. Ancak bu, hiçbir fikrimiz olmadığı anlamına gelmiyor. Ben de hem literatürde yer alan bilgileri toplayarak hem de klinik gözlemimi dahil ederek başlıca nedenleri sizinle paylaşmak istedim. Aşağıda cinsel isteksizliğe yol açabilecek nedenleri gözden geçirerek kendi cinsel isteksizliğinizin nedenleriyle ilgili bir içgörü edinebilirsiniz diye umuyorum.
1. Cinsel bilgisizlik
Çoğu cinsel bozukluğun altında yatan ana sebeplerden biri cinsellik hakkında yeterince bilgi sahibi olunmaması ya da yanlış bilgilere sahip olmadır. Eğer kadın kendi cinsel yaşamı ile ilgili doğru bilgilere ulaşamazsa yanlış inanışlarından dolayı cinsel isteksizlik yaşayabilir. Örneğin cinselliği erkeğin haz aldığı, kadının ise pasif bir katılımcı olarak görevini yerine getirdiği bir şeymiş gibi düşünen, bu yanlış inanışa sahip kişinin cinselliğe bakış açısı da olumsuz olarak etkilenecektir. Kendisinin de cinsellikten en az erkek kadar keyif alacağını ve aktif olabileceğini bilmeyen kadın, cinsel yaşamı bir görev gibi görebilir ve cinsel isteksizlik ortaya çıkabilir.
2. Bilinç dışı süreçler
Hepimiz buz dağının altında fark etmesi ve çözümlemesi zor kocaman bir bilinç sürecine sahibiz. Bu buz dağının altında, yani kişinin bilinç dışında, cinselliği yaşama ve haz duyma ile ilgili bir çatışma yatıyor olabilir. Örneğin küçükken erkek biriyle çatışma yaşayan bir kız, büyüyünce bilinç dışındaki erkek cinsiyetine karşı olan tepkisinden dolayı cinsel isteksizlik duyuyor olabilir.
3. Yanlış cinsellik algısı
Kişi dini ya da kültürel nedenlerden dolayı cinsel haz almanın ve arzulara sahip almanın istenmeyen bir tutum olduğu bilgisini öğrenmiş olabilir. Cinselliği sadece üreme olarak gören toplum öğretileri, kişinin cinsellikle ilgili algısını inşa eder. Bu öğrenme, kişinin cinsel hazza bakış açısını da olumsuz etkileyebilir.
4. İlişki sorunları
Kendi içerisinde sorunları olan ve çatışma yaşayan ilişkilerde cinsel isteksizlik ortaya çıkan doğal bir sonuçtur. Çoğu kişi yoğun olumsuz duygular beslediği birini çekici bulmaz. İlişkideki sorunlar arttıkça cinsel isteksizlik de gün yüzüne çıkabilir.
5. Kontrolü kaybetme korkusu
Bazı kişiler, cinsellikte haz almanın ve birleşmenin, kontrolü kaybetmek hissiyatı getireceğini düşünerek istek duymaktan kendilerini alıkoyabilirler.
6. Duygulardan korkma
Duygularını bastırmaya meyilli kadınlarda cinsellik esnasında da herhangi bir şey hissetmekten kaçınma davranışı ortaya çıkabilir. Temas etmek duyguları açığa çıkardığından kişi yakın temas kurmaktan kaçınır.
7. Bağlanma kaygısı
Bazı kişilerde ise bir başkasına bağlı olma hissiyatı korkutucudur. Eğer kişi cinsel istek duyarsa o kişiye bağlı olacağına dair bir inanç besleyebilir. Kimseye ihtiyacı olmamasını arzulayan kişi bunu cinsel isteksizlikle de sürdürerek bağımsızlığını korumaya çalışabilir.
8. Performans kaygısı
Genelde erkeklerde görülmekle birlikte kadınlar da cinsel birleşme esnasında performans kaygısı duyabilirler. Bu da kişide cinsel isteksizlik açığa çıkartabilir. Örneğin vajinismusda birleşme beklentisi nedeniyle performans kaygısı duyan bir kadın, cinsel yaşantı konusunda da isteksizlik yaşamaya başlayabilir.
9. Stres/olumsuz yaşam olayları
Durumsal cinsel isteksizliğin altında yatan en büyük sebeplerden biri, kişinin baş edilemeyecek derecede stres yüküyle boğuşmasıdır. Stres, vücudumuzda gerginliğe sebep olur ve önceliğimiz kendimizi stresin yıkıcı etkilerinden korumaktır. Cinsel haz, stresin etkilerini rahatlatmakta etkili olsa da kimi kişiler bunu böyle yorumlamaktansa ekstra yük olarak görüp kendilerini stres faktörü ortadan kalkana kadar cinsellikten uzak tutabilir.
Umarım yukarıdaki nedenler size kendi cinsel isteksizliğinizin altında yatan mekanizmaları anlayabilme açısından yardımcı olmuştur.