Eylül 2025 Kitap Önerileri: Bu Ay Ne Okusak?

yatakta kitap okuyan kadın

Sonbahar kapıyı aralarken, kitapların dünyası da bizimle birlikte başka bir ritme bürünüyor. Yazın telaşlı günlerinden çıkıp içe dönmenin, düşünmenin ve yeni sorularla karşılaşmanın mevsimindeyiz. Bu ay KİK Kitap Kulübü’nde seçtiğimiz kitaplar da tam bu ruhu yansıtıyor. Eğer bu ay ne okusam diye düşünüyorsanız, bu kitaplarla Eylül ayının büyülü atmosferine adım atabilirsiniz. İşte KİK Kitap Kulübü’nden Eylül ayı kitap önerileri!

Ölmek İstiyorum Ama Tteokbokki de Yemek İstiyorum – Baek Sehee

Baek Sehee’nin kaleme aldığı Ölmek İstiyorum Ama Tteokbokki de Yemek İstiyorum, çağdaş dünyanın görünmez yaralarını incelikle ortaya koyan bir kitap. Koreli bir genç kadının kendi depresyonu, kaygıları ve hayatla baş etme çabaları üzerinden ilerleyen metin, yalnızca kişisel bir itiraf değil; aynı zamanda modern bireyin ruhsal sıkışmışlığına tutulan bir ayna. Yazar, psikiyatristiyle yaptığı seansları günlüğe aktarırken, terapi odasında fısıldanan soruların aslında çoğumuzun iç sesi olduğunu hatırlatıyor. Psikiyatristiyle yaptığı gerçek diyaloglar üzerinden ilerleyen metin, okura hem tanıdık bir kırılganlık hem de “yalnız değilim” hissini veriyor.

Ne tam bir itiraf romanı, ne de sadece psikolojik bir anlatı; ikisinin arasında, gündelik hayatın küçük anlarına sinmiş varoluş sancılarını aktaran bir metin. Okurken hem kendi içsel çatışmalarınızı fark ediyor, hem de yaşamla bağ kurmanın en sıradan ama en insanca yollarına dokunuyorsunuz.

Asla Asla Asla – Linn Strømsborg

Linn Strømsborg, annelik üzerine cesur bir tartışma açıyor. Asla Asla Asla, çocuk sahibi olmamayı tercih etmiş 35 yaşındaki bir kadın karakterin çevresinde şekilleniyor ve bu kararın çevresinde örülen baskıları, sorgulamaları ve çelişkileri masaya yatırıyor. Karakterimiz, çocuksuz yaşamayı tercih eden biri olarak çevresindeki değişimleri hayretle gözlemliyor; sevgilisinin çocuk istemeye başlaması, annesinin torun arzusu, arkadaşının anne oluşu… Tüm bu unsurlar, kadının kendi seçimiyle yüzleşmesine ve bu seçimin bireysel özgürlük mü yoksa toplumsal baskının sonucu mu olduğunu sorgulamasına zemin hazırlıyor.

“Neden her kadının anne olması beklenir? Hayattaki başka seçenekleri kabul etmek neden bu kadar zor?” Strømsborg, annelik, ebeveynlik ve kadınlık meselelerini empati dolu ve çarpıcı bir dille ele alıyor. Roman, basit bir alternatif yaşam hikâyesinden öte; varoluşsal bir sorgulama, toplumsal baskıya ve biyolojik zaman dilimlerinin dayattığı tercihlere karşı kurgulanmış bir düşünce metni.

Bir Çift Yürek – Marlo Morgan

Marlo Morgan’ın Bir Çift Yürek eseri, Batılı bir kadının Avustralya’nın yerli kabileleriyle çıktığı dönüştürücü yolculuğu anlatıyor. Kendi konfor alanından uzaklaşıp Aborjinlerin kadim bilgeliğiyle karşılaşan yazar, yaşamın özüne dair derin bir farkındalık sunuyor. Bu yolculuk, modern dünyanın tüketim odaklı alışkanlıklarını sorgulatırken, doğayla kurulan saf ilişkinin insan ruhunu nasıl iyileştirebileceğini gözler önüne seriyor. Kitap, hem kişisel gelişim hem de spiritüel arayış temalarıyla dikkat çekiyor.

Morgan’ın yalın ama etkileyici anlatımı, okuru adeta çölün ortasında yürüyen bir yolcuya dönüştürüyor. Her bölüm, yalnızca fiziksel bir serüveni değil; aynı zamanda ruhun kendiyle yüzleşmesini işaret ediyor. Bir Çift Yürek, okuyucusuna basit yaşamın inceliğini, paylaşmanın değerini ve evrenle uyum içinde var olmanın ne denli dönüştürücü olduğunu hatırlatıyor. Kitap, modern hayatın karmaşasında kaybolan herkese bir nefes, bir durup düşünme daveti niteliğinde. Kitap bittiğinde kendinize “Ben nasıl yaşıyorum? Gerçekten ihtiyacım olan ne?” diye sormaktan alıkoyamıyorsunuz.

Bırak Yapsınlar Teorisi – Mel Robbins

Geçtiğimiz ay kaleme aldığımız Mel Robbins’in Bırak Yapsınlar (Let Them) Teorisi milyonlarca insana ilham veren basit ama dönüştürücü bir yaklaşımı kitaplaştırıyor. Yazar, “Let Them” yani “Bırak Yapsınlar” felsefesini, hayatımızda gereksiz yere tükettiğimiz enerjiyi nasıl geri kazanabileceğimiz üzerinden açıklıyor. Başkalarının davranışlarını kontrol etme çabasını bıraktığımızda, ilişkilerde ve iş hayatında daha sağlıklı sınırlar koyabildiğimizi, iç huzuru yeniden inşa edebildiğimizi vurguluyor.

Bırak Yapsınlar Teorisi, çevrenin beklentileriyle yorulmuş, sürekli başkalarının düşüncelerini hesaba katmak zorunda kalan herkes için bir nefes alanı sunuyor. Okur, sayfalar ilerledikçe basit görünen bu yaklaşımın aslında özgürleşmenin en güçlü adımlarından biri olduğunu fark ediyor.

Kaynaklar
kik kitap kulübü, kitap önerileri