Belki bir Coco Chanel ya da Marie Curie olmadıkları için onlardan haberimiz yok; ancak bu dünya, hayata karşı ses çıkarmış, dimdik ayakta durmuş ve başarmış kadın hikayeleri ile dolu. Ataerkil toplumun onları yok etmesine ya da aşağı çekmesine izin vermeyen bütün kadınlara selam olsun! Battaniyeni ve çayını al; çünkü bu filmler yüzünde sıcacık bir gülümsemeye, belki biraz da gurura sebep olacak. Bu listedeki her bir film, farklı temalarla kadınlara cesaret, özgüven ve güç aşılıyor. İşte kadınlar için ilham veren en iyi filmler!
The Devil Wears Prada (Şeytan Marka Giyer)
IMDb: 6,9
Yapım Yılı: 2006
Yönetmen: David Frankel
Oyuncular: Meryl Streep, Anne Hathaway
“Miranda Priestly, moda dünyasının en güçlü kadını olarak Runway Dergisi’nin korku salan kraliçesidir ve kendisine yeni bir asistan aramaktadır. Bu, milyonlarca kızın hayatını verebileceği bir iş olmasına rağmen, şans sıradan bir New York’lu olan Andy Sachs’ın yüzüne güler. Ancak Andy’nin hesaba katmadığı bir şey vardır; New York moda dünyasının göz alıcı karmaşasında, 0 bedenli muhteşem kadınlar içindeyken saçınızın kötü olduğu bir gün iş hayatınızın sonu olabilir.”
Kadınların profesyonel dünyadaki mücadelesini etkileyici bir şekilde işleyen filmde Andy Sachs, kariyer basamaklarını tırmanırken zorlu bir patronla çalışmanın, kişisel değerlerinden ödün vermeden başarıya ulaşmanın mümkün olduğunu kanıtlar. Film, kadınların iş hayatında karşılaşabileceği zorlukları, kişisel ve profesyonel yaşam arasında denge kurma çabalarını ve güçlü bir kimlik oluşturmanın önemini vurgularken; moda dünyasının cazibesinin ardındaki gerçekliği de göstererek, başarıyı tanımlamanın herkes için farklı olabileceğini hatırlatır.
Secretariat (Şampiyon)
IMDb: 7,2
Yapım Yılı: 2010
Yönetmen: Randall Wallace
Oyuncular: Diane Lane, John Malkovich, Scott Glenn
“Bir anne ve aynı zamanda ev hanımı olan Chenery, at yarışları hakkında fazla bir şey bilmemesine rağmen hasta babasına ait ahırların yönetimini devralır. Chenery tüm olumsuzluklara rağmen, deneyimli ve yetenekli emekli at yetiştiricisi Laurin’in yardımıyla erkeklerin egemenliğindeki bu işe yön vermeyi başarıp, son 25 yılın ilk Triple Crown şampiyonunu yetiştirmek için kolları sıvar.”
Secretariat, kadınların inançları ve kararlılıklarıyla büyük engelleri aşabileceğini gözler önüne seriyor. Ev hanımı Penny Chenery’nin, erkek egemen at yarışı dünyasında efsane bir yarış atı yetiştirmesi, cesaret ve liderlik hikayesidir. Penny, karşısındaki tüm önyargılara rağmen risk alır ve güçlü kararlar verir. Film, kadınların kendi içindeki lideri keşfetmesi ve büyük hayalleri gerçekleştirebileceğini görmesi açısından oldukça ilham verici bir nitelikte.
Love, Rosie (Aşık Rosie)
IMDb: 7,2
Yapım Yılı: 2014
Yönetmen: Christian Ditter
Oyuncular: Lily Collins, Sam Clafflin
“Rosie ve Alex 5 yaşından beri birbirlerinin en iyi dostu olmuştur; bu yüzden aralarında aşka ve sevgili olmaya dair hiçbir ihtimal olmamıştır. Ama ne zaman olay sevgili seçimlerine gelse, birbirlerinin en büyük düşmanı olmuşlardır. 18 yaşında yapılan bir seçim, kaçırılan bir fırsat ise hayatlarını bambaşka yönlere sürükler. Ama aralarındaki bağ, kilometrelerce mesafeye, akıp giden zamana yenilmez. Bu arada hayal kırıklıklarıyla sonuçlanan ilişkiler, evlilikler, boşanmalar da cabası… Birbirlerini yeniden bulduklarında ikinci bir şansları olacak mı yoksa her şey için çok mu geç kaldılar?”
Rosie’nin kendine olan güvenini kazanma sürecini işleyen bu film, başkalarının beklentilerine göre değil, kendi iç sesine kulak vererek hareket etmesi, birçok kadına kendi yolunu çizme konusunda cesaret verir nitelikte. Bu film, Rosie’nin kendi koşullarında mutluluğu ve başarıyı yakalamaya çalışması ile en ihtiyacınız olan zamanda size “Hayat her zaman planlandığı gibi gitmez, ama yine de yeniden başlamak mümkündür” mesajını veriyor olacak.
Little Women (Küçük Kadınlar)
IMDb: 8,0
Yapım Yılı: 2019
Yönetmen: Greta Gerwing
Oyuncular: Saoirse Ronan, Emma Watson, Florence Pugh
“Küçük Kadınlar, İç Savaş sonrası Amerika’da yaşamlarını sürdürmeye çalışan dört kız kardeşin hikayesini anlatıyor. Meg, Jo, Beth ve Amy birbirinden tamamen farklı karaktere sahip dört kız kardeştir. Çocukluk dönmelerini geride bırakıp kadınlığa geçiş süreçlerinde kardeşler türlü dertlerle boğuşur. Babaları Amerikan İç Savaşı’na katılan dört genç kız, anneleri ile birlikte yaşam mücadelesi vermeye başlar. Bu zorlu süreçte en büyük kazançları birbirlerinin yanında olmalarıdır. Her türlü zorluğu birlikte göğüsleyen kardeşler bu süreçte asıl mutluluğun sevgi olduğunu anlar.”
Louisa May Alcott’un klasik romanından uyarlanan bu film, farklı karakterlere sahip dört kız kardeşin yaşamları aracılığıyla kadınların bireysel seçimlerine ve bağımsızlık arayışına odaklanır. Jo, Beth, Amy ve Meg’in hayat yolculukları, kendi tutkularını takip etme, aile bağlarını güçlendirme ve toplumsal normlara meydan okuma hikayeleridir. Film, kadınların hayalleri ve sorumlulukları arasında bir denge kurma çabasını etkileyici bir şekilde yansıtarak izleyenlere cesaret aşılar.
Pink (Pembe)
IMDb: 8,1
Yapım Yılı: 2016
Yönetmen: Aniruddha Roy Chowshury
Oyuncular: Tapsee Pannu, Amitabh Bachchan, Piyush Mishra
“Rajveer Singh ve arkadaşları sarhoş oldukları bir gün 3 genç kıza sarkıntılık eder. Genç kızlar Rajveer’den şikayetçi olur. Rajveer kendisini bu davadan kurtarmak için iyi bir avukat bulmaya çalışır. Deepak Sehgal ise ruh hali sıklıkla değişen, bipolar bozukluktan muzdarip olan emekli bir avukattır. Deepak, Rajveer’in avukatlığını yapmak için göreve geri döner ve mahkemede kızları bir hayli zorlar.”
Hint yapımı Pink, kadınların kendi seslerini bulma ve sınırlarını koruma mücadelesini ele alır. Film, toplumsal önyargılara ve kadınlara dayatılan ahlak anlayışına karşı güçlü bir duruş sergiler. Kadınların “hayır” deme hakkının altını çizer ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemini vurgular. Mahkeme sahneleriyle kadınların adalet arayışını merkeze alarak, güçlü bir mesaj verir ve kadınların haklarını savunmaları için ilham kaynağı olur.