Küçük Ağaç’ın Eğitimi: İnsanlığın Doğaya ve Sevgiye Dönüş Hikayesi

küçük ağaç'ın eğitimi kitap kapağı

Toplumsal adaletsizliklerin arttığı, insan ilişkilerinin zedelendiği, insanlığa ve iyiliğe olan umudun azaldığı bu günlerde kalbimizi ısıtacak, umut tohumlarını yeşertecek bir kitap önermek istedik. Böyle zamanlar da, insanlığımızı hatırlamalı, duygu ve vicdanlarımızla diğer tüm varlıklardan ayrıldığımızı anlamalıyız. Küçük Ağaç’ın Eğitimi oldukça derinlikli bir kitap. Forrest Carter’ın bu eseri, çocukluğun saf gözünden insanlığı, sevgiyi ve doğayla kurduğumuz bağı güçlendirmemize olanak sağlıyor.

“Küçük Ağaç’ın Eğitimi” kitabı konusu ve içeriği

5 yaşında ailesini kaybeden ve Büyükbabası ile Büyükannesi tarafından büyütülen Küçük Ağaç isimli bu çocuk, başından geçenleri anladığı ve hatırladığı kadarıyla bizlere aktarıyor. Yaşamı tanımaya, doğayı anlamayı çalışıyor, kitap boyunca yer yer güldürüyor bazen de hüzünle kalbimizde bir buruk tat bırakıyor. Hayatı olduğu gibi, dengeyle ve tüm katmanlarıyla sevdiren bir metin var elimizde.

Kitaptaki ismiyle, Küçük Ağaç’ın büyüme yolculuğun da bizlerde Kızılderili kültürünün derin bilgeliğini ve sevgi dolu yaklaşımını keşfediyoruz. Onların doğa ile barış içinde toprağı, suyu, hayvanları ve insanları anlamlandıran derin öğretileri kitabın en güçlü yanını içeriyor. 1976’da yazılan ve neredeyse bütün dünya dillerine çevrilmiş olan bu kitap, Beyaz adamın Kızılderili Çerokilere yaptıklarını anlatırken samimi ve akıcı bir dil kullanmış. Kitap dilimize 2001 yılında çevrilmiş.

Kızılderili Büyükbaba Wales, iyi bir çiftçi ve bilge kişi olarak, torununa bir şey anlatacağı doğru zamanı hep biliyor, az ve öz konuşuyor: “İyi bir şeyle karşılaştığın zaman, yapman gereken ilk şey insanlarla onu paylaşmaktır; bu şekilde iyilik öyle bir yayılır ki nereye gittiğini bilemezsin”. Sessiz bir bilgelikle Küçük Ağaç’ın her konuda bir şeyler öğrenmesini sağlıyor. E tabi okur da öğreniyor çocukla beraber. “Doğa bir öğretmendir, eğer onunla konuşursan, sana ihtiyacın olan her şeyi söyler,” diyor daima. Üretmeye, toprağı ekip biçmeye, sonra da elde ettiği ürünleri satmaya kadar birçok konuda onu eğitiyor. Küçük Ağaç, ürettiklerini şehirde satarak çalışmayı ve para kazanmayı öğreniyor. Bu yönüyle kitap, insanın emeğiyle kendi ayakları üzerinde durmasının önemini de vurguluyor.

Büyükbabanın Küçük Ağaç’ın kulağına küpe olan bir öğüdü; Büyükbaba dedi ki, spor için dünyadaki bir şeyi öldürmeye gitmek dünyadaki en aptalca, kahrolası şeymiş.” Bu davranış bile doğaya duyulan derin saygıyı temsil etmekte. “Yalnızca arı, kullanabileceğinden daha fazlasını depolar” diyerek sözlerine devam ediyor.

Okur olarak, teknoloji ile kolaylaşan hayatlarımızda aslında ne kadar dayanıksız ve beceriksiz hale geldiğimizi fark edeceğiz bu kitapla. Çünkü kitap doğa, avcılık ve hayatla ilgili pek çok püf nokta ve ilginç bilgiye de bolca yer veriyor. “İnsanların bir şeyler üzerine konuşmalarını dinledik. Bazıları, bir depresyon olduğunu ve insanların New York’taki pencerelerden atladıklarını ya da kendilerini vurduklarını söylüyordu. Büyükbaba bana, New York’un yaşamak içn yeterince toprağı olmayan insanlarla dolu olduğunu ve yarısının bu şekilde yaşamaktan delirdiğini söyledi.”

Bu kitabı bu kadar derin ve bilge yapan, hangi yaşta okursak okuyalım bize anlamlı dersler vermesi. Öyle ki, ölümü de içine sindirmeyi bilir Küçük Ağaç. Çünkü zaman geçer, ona hayat dersleri veren Söğüt John, sonra sayıları öğreten seyyar satıcı Bay Şarap hatta büyükbaba ve büyükannesi göçüp gider. “Politikacılar…” dedi , “Araştırırsanız tarihteki bütün cinayetlerden onlar sorumludur..”

Neden okumalıyız?

Küçük Ağaç’ın Eğitimi kitabındaki dürüstlük, iyilik ve insan onuruna dair öğretiler, sadece Küçük Ağaç için değil, hepimiz için bir rehber niteliğinde. Kızılderili kültürünün doğaya karşı saygılı anlayışını en güzel haliyle yansıtan bu metin, doğanın sadece bir kaynak değil, aynı zamanda bir öğretmen olduğu mesajını her satırda hissettiriyor.

  • Doğayla Barış: Kitap, insanların doğaya zarar vermek yerine onun bir parçası olması gerektiğini Kızılderili kültürü üzerinden güçlü bir şekilde işler.
  • Empati ve Sevgi: İnsanların, hayvanların ve doğanın birbirine duyduğu sevgiyi içten bir dille anlatır.
  • Toplumsal Adaletsizlikler: Özellikle Kızılderili halkına uygulanan ayrımcılık, bugün bile düşündürücü dersler çıkarılmasını sağlar. Küçük Ağaç’ın gözünden, insanın açgözlülüğü ve doymak bilmez hırsına dair eleştiriler getirilirken, sevgi ve empatiyle iyileşmenin mümkün olduğu gösteriliyor.
  • Aile Olmanın Önemi: Ailedeki sevgi ve sadakatin bireyi nasıl şekillendirdiği vurgulanıyor. “Kondos olmak” diye bir terim var bu dilde; akraba olmaktan ziyade birbirini anlamak anlamına geliyor.
  • Bol Okumak ve Tarih bilmek : Büyükbaba torununa geçmişi öğretmeye karar verir ve şöyle der; “Geçmişi bilmezsen bir geleceğin olmaz. Halkının bir zamanlar nerede olduğunu bilmezsen, nereye gittiğini de bilemezsin.” 

İnsan olmanın ve daha iyi bir dünya yaratmanın ne anlama geldiğini hatırlamak isteyen herkes bu kitabı okumalı. Bir insan yetiştirmenin, eğitimin ve bir çocuğun gelecekteki karakterini şekillendirmenin önce ailede ve en yakın çevrede başladığını, zaman, mekan ve okulla sınırlanmadığını açıkça gösteriyor. Hepimizin kalbine dokunacak ve hepimize yeniden empati kurmayı hatırlatacak bu kitabı okuyunuz, çocuklarınıza da okutunuz.

Hayatın bilgeliği bazen ağır darbelerle gelir, bu bilgeliği kazanmak ve bazı dersler çıkarmak için acı hadiseler meydana gelmesini beklemeyen, uyanmış ve yüksek bilinçli bir toplumda yaşamayı diliyoruz sevgili okur.

Kaynaklar
Forrest Carter, kitap önerileri, Küçük Ağacın Eğitimi