Yaprakların sararıp dökülmeye başladığı ve kışın başladığı bu günlerde, Ayurveda’nın hastalıkların önlenmesi ve bütünsel sağlık halinin korunması konusundaki yaklaşımını anlamak için gelin biz de kendimizi doğada hayal edelim. Maalesef amacımız sararan yaprakların düşüşünü izleyerek romantik anlar geçirmek değil. (Ama bu mevsimi bunu yapmadan geçirmeyiz değil mi?) 🙂
Biz yabani otların büyüdüğü bir bahçedeyiz ve görevimiz otların büyüyüp yayılmasını engelleyerek bahçemizi temiz tutmak.
Hmm… Neler yapabiliriz? Mesela düştükleri yerden yeni otlar çıkmasına neden olan minik ot yapraklarını sürekli toplayabiliriz? Ama bol bol söyleneceğimiz ve çok yorulacağımız kesin. Belki her büyüdüklerinde otları kesebiliriz? Bu durumda da, kökleri hala orada olacağı için yeniden çıkacaklar! Peki toprağı bu otların büyüyemelerine elverişsiz hale getirecek önlemler alsak? Galiba en etkili yöntem bu olacaktır, değil mi?
İşte bu örneği hastalıkların önlenmesi ve bütünsel sağlık kavramları açısından düşünürsek, yaprakları toplamak hastalığın devamlılığına neden olacaktır. Otları kesmek ise ilaçlarla sadece hastalık belirtilerinin ortadan kaldırılmasına yardımcı olacaktır (maalesef uygun koşullarda yeniden ortaya çıkmak üzere). Toprağın elverişsiz hale getirilmesi ise bedenin hastalık oluşturan faktörlerin büyüme ortamı bulamayacağı sağlıklı ve güçlü bir duruma getirilmesine benzer olacağından, Ayurveda’nın bütünsel sağlığın korunması ve hastalıkların önlemesi konusundaki prensibini özetlemektedir. Sonuçta bazılarımızı hasta eden faktörler bazı şanslılara hiçbir şey yapmıyor değil mi?
Ayurveda neydi?
Geçmişi 5000 yıl öncesine dayanan ve yaşam (ayur) ve bilgi (veda) anlamına gelen iki kelimenin birleşiminden oluşan kadim yaşam sanatı Ayurveda kökenlerini Hindistan’dan alan en eski doğal tıp sistemlerinden biridir. Ayurveda’ya göre sağlık kavramı bizim bugün anladığımız şekliyle bir hastalığımızın olmadığı durumlardan çok daha fazlasını ifade eder.
İlgini çekebilir: Ayurveda Nedir? Antik Şifa Sanatı Ayurveda Hakkında Bilmeniz Gerekenler
En eski Ayurveda metinlerinde yer aldığı şekliyle sağlık, zihin-beden-ruh bütünlüğünün içsel olarak sağlanması ve bu bütünlüğün yaşadığımız çevreden gelen dışsal faktörlerle uyumlanması ile elde edildiği dinamik bir süreçtir.
5 Element Teorisi ve Vata-Pitta-Kapha
Ayurveda’nın en temel yaklaşımlarından biri olan 5 element teorisine göre organik ve inorganik (canlı ve cansız) tüm maddeler hava, toprak, ateş, su ve boşluk (hayır tahta değil 🙂 ) olmak üzere 5 elementten oluşur. Elbette doğanın birer parçası olan bizlerde de bu 5 element bulunmaktadır. Bu 5 element her yerde, her şeyde ve her birimizde farklı oranlarda bir araya gelerek 3 temel enerjiye dönüşür: Vata, Pitta ve Kapha. Hava ve boşluk elementleri Vata’yı, ateş ve su elementleri Pitta’yı, toprak ve su elementleri ise ve Kapha’yı oluşturur.
Dosha olarak adlandırılan bu 3 enerji kuvveti her bir hücremiz, dokumuz ve organımızda bulunmaktadır. Fiziksel ve psikolojik beden işleyişimizin yönetilmesinden sorumlu olan bu üç dosha yemek seçimlerimizden insanlarla ilişki kurma biçimlerimize kadar birçok bireysel farklılık ve tercihimizin de sorumlusudur.
İlgini çekebilir: Yedinci Duyu Nedir? İç Alan Farkındalığımızı Nasıl Artırırız?
Ayurveda’nın Batı’ya taşınmasına büyük katkıları olan Ayurvedik Tıp Doktoru Dr. Vasant Lad’a göre herkesin bir parmak izi olduğu gibi, her bireyin kendine özgü enerjitik bir izi de bulunmaktadır.
Ayurveda’ya göre bizleri ‘biricik ve eşsiz’ kılan da bu enerji kuvvetlerinin her birimizde bulunan farklı oranlarıdır. Yani “Ben vata-pittayım canım.” diyen birini duyarsanız işte bundan bahsediyordur. 🙂
Ayurveda’ya göre sağlık
İşte Ayurveda’ya göre sağlık da bu doshaların dengede olmasına bağlıdır. İçsel doğamız sürekli olarak dışsal doğa ile bir etkileşim halinde olup, bizi etkileyen faktörler ve üzerimizde yarattığı etkiler arasında direk bir bağlantı bulunmaktadır. İçsel ve dışsal doğa birbiriyle uyumluyken denge (sağlık) durumu sağlanır, uyum ortadan kaybolduğunda ise dengesizlik (hastalık) ortaya çıkar. O nedenle, Ayurveda’ya göre dengeli ve mutlu bir yaşam, kişinin doğa ile uyumlu biçimde kendi mizacını dikkate alarak yaptığı seçimler ile elde edilir ve sürdürülür.
İlgini çekebilir: Ayurvedik Detoks: Agni Nedir? Detoks Neden Kişiye Özel Olmalıdır?
Ayurvedaya göre sağlık üzerinde etkili olan en önemli etmenler beslenme, egzersiz, yaş, mevsimler, zihinsel ve duygusal faktörler, duyuların yanlış ve fazla kullanımı ve kendi içsel bilgemize bilerek veya bilmeyerek yaptığımız ihanetlerdir.
Sonraki yazılarda bu etmenler ve Ayurveda’nın önerileri ile yeniden buluşmak üzere! O zamana kadar içimizdeki bilgeyi mutlu etmek için en azından düşen yaprakları izlemeyi ihmal etmeyelim.
Namaste
Yardımcı kaynaklar: Dr. Vasant Lad The Complete Book of Ayurvedic Home Remedies, Ulli Allimendiger, Ayurvedik Yaşam Danışmanlığı Eğitim Notları, https://ritucharya.com/ritucharya-basics/