Geçtiğimiz yıla girerken nasıl planlar yapmıştınız? Kendiniz, hayatınız ve sevdikleriniz için neler dilemiştiniz? Koca bir yılın sonunda geriye dönüp baktığınızda bunların hangileri gerçekleşti? Hep hayatınızda olacağını düşündüğünüz o insanla bağlarınız tamamen koptu mu? Hiç ummadığınız biri hayatınıza girdi ve size kendinizi bulutların üstünde hissettirdi mi? “Bu kadarını da tahmin etmezdim!” dediğiniz olaylar yaşandı mı peki? Tüm bunlar, gerçekten de hayatın biz planlar yaparken başımıza gelenlerden ibaret olduğunun bir kanıtı gibi.

Başarı, sadece yeni yılın ilk gününde belirlenen hedeflerle sınırlı değil. Zamanın doğru kullanımı ve hedef belirlemenin önemi, yaşamın her anında geçerli bir kılavuz olmalıdır. Yeni yıl, genellikle kendimize bir dizi hedef belirme ve yeniden başlama fırsatı olarak görülse de, aslında doğru zamanın ne kadar kıymetli olduğunu anlamak, bu süreci daha etkili ve sürdürülebilir kılabilir.

Hayatın öngörülemezliği hedeflerinle çakışabilir.

Her yılın sonunda bir sonraki yıl için pek çok şey dileriz. Temiz bir sayfanın açılacak olmasının verdiği heyecanla ve umutla birçok şeyin değişebileceğini düşünürüz. Yıl sonunda ne olur o düşüncelere? Neden büyük umutlarla yaptığımız o planlar henüz başlangıç aşamasında rafa kalkar? Belki de istediğimiz değişim için, hayatımızdaki dönüşüm için her zaman da yeni bir yıla girmemize gerek yoktur. Belki de 365 sayfalık temiz bir defterin ilk sayfalarını istediğimiz gibi dolduramamak sonrası için de motivasyonumuzu düşürüyordur. Hayatın ileriye doğru akıyor olması, öngörülemezliği hedeflerimizle ve planlarımızla çakışabilir.

Bu çakışma sonrası koca bir yılı harcamak, hayatın bize sunduğu iyi veya kötü yaşantıları kabullenmeyip esnekliğine ayak uyduramamak, gerçekleşmeyen hedeflerin hayal kırıklığını ve umutsuzluğunu diğer isteklerimizin de sonuçlarına genelleyip kendimizi ve çabalarımızı sabote etmek o defteri daha açmadan yırtmak demek değil midir? Oysa belki de arzuladıklarımıza giden yolun ilk adımı defterin 120. sayfasından başlıyordur? Geç kalmışlık hissi içimizi kemirirken, belki de hayallerimiz gerçekleşmek için kendi olağan zamanını bekliyordur. Hayat bu kadar bilinmezlikle ve sürprizle doluyken başlangıç adımını atabilmek için koca bir yılın bitmesini beklemek yerine hazır olduğumuz anı beklemek ruhumuza daha iyi gelecektir.

Yeni yıl doğru zaman değilse, kendi zamanını bul.

Toplantıya hazırlanmak için son günü, ders çalışmak için sınav haftasını, diyete başlamak için Pazartesi gününü, kitap okumak için yağmurun yağmasını, sinemaya gitmek için arkadaşlarımızın müsait olmasını beklememize nasıl ki gerek yoksa; hayal kurmak, adım atmak, plan yapmak için de sadece yeni yılı beklememize gerek yok. Yılbaşında içimizde olan o motivasyonu, arzuyu ve heyecanı hangi gün yakalarsak başlamak için doğru gün o gündür.

Zamanın ne kadar değerli olduğunu kavradığınızda, hedef belirlemenin ve plan yapmanın sadece yeni bir yılın başlangıcında değil, her anında önemli olduğunu fark edersiniz. Yeni yıl, bir dönemsel değişim sunabilir, ancak gerçek başarı, doğru zamanı yakalamak ve hedeflere adım adım ilerlemektir. Unutmayın ki her an, yeni bir başlangıçtır ve doğru zamanda harekete geçmek, hayallerinize giden yolda sizi bir adım daha ileri taşıyacaktır. Şimdi, geleceğinizi şekillendirmek için doğru zamanı kullanma ve hedeflerinize odaklanma zamanı.

Haydi kendine bir iyilik yap ve o adımı telaş içinde değil, vakti geldiğinde at.