Röportaj: İpek Tiryaki ile Kundalini Yoga Mucizesiyle Tanışın

ipek tiryaki

Pırıl pırıl bir enerjisi var. Kendini ifade ediş şekline, haline, tavrına bayılmamak mümkün değil. Hal böyle olunca biz de sorularımızı cebimize koyup soluğu yanında alıverdik. İşte İpek Tiryaki ile kundalini yoga hakkında gerçekleştirdiğimiz o keyifli sohbet!

Sizi biraz tanıyabilir miyiz? Kimdir İpek Tiryaki?

15 Nisan 1985 doğumlu bir Koç burcuyum. Astrolojiyi derinlemesine bilmiyorum ama kendi burcumu çok seviyorum. Notre Dame De Sion ve Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimlerinden mezun oldum. 4 sene boyunca dizi filmler ve reklam filmlerinde yardımcı yönetmenlik yaptım. Sonrasında aile şirketimize geçtim. Şu anda birçok işi aynı anda yapıyorum.

Kardeşim ve iki ortağımla beraber Moda’da açtığımız harika bir cafe/restaurantın ortağıyım. “We Love Filming” isimli tanıtım filmleri, YouTube videoları ve testimoniallar çektiğimiz bir film şirketinin ortağıyım. Aile şirketimizde aktif şekilde çalışmaya devam ediyorum.

Son olarak kalbimi pırpır eden, ders verirken ayaklarımı yerden kesen Kundalini Yoga hocalığı ve bununla beraber insanları motive etmek ve  onlara kendi özlerini hatırlatmak için motivasyon konuşmaları ve yaşam koçluğu yapıyorum.

Bu kadar işi aynı anda nasıl yapıyorsun diye sorarsanız, kendi içinde her işin bir dengesi var ve ben bir anda bir çok şeyi yapmayı çok seviyorum. Fakat genel zihin dengem için Kundalini Yoga pratiği bana çok yardımcı oluyor.

Kundalini yoga ile nasıl tanıştınız? Yolculuğunuz nasıl başladı?

Kundalini yogayla 8 sene önce tanıştım. Kendimi suçladığım, hayatımdan yeteri kadar keyif almadığım bir zamanda Esra Banguoğlu sayesinde Kundalini Yoga’nın harika mucizesini keşfettim. Bana ilk olarak kalp meditasyonunu verdi ve bunu 40 gün boyunca yap dedi. 20. günde farklı hissetmeye başlamıştım bile. Gerçekten ilk dersten itibaren “Bu olağanüstü şey ne ve biz ne yapıyoruz?” dediğimi hatırlıyorum. Benimki ilk deneyimde aşk diyebiliriz.

Kundalini yogayla tanıştıktan sonra neler değişti hayatınızda? Bize biraz ilham olur musunuz?

O kadar fazla değişim oldu ki acaba nereden başlasam? En ama en büyüğü bence kendimle olan ilişkim. Kendime bayılıyorum, gerçekten kendimi çok seviyorum. Elimi, ayağımı, yüzümü, her yerimi, var olduğum her güne şükrediyorum. Farkındalığım yüzde yüz arttı, elimdekilerin değerini bilmem, onlarla her gün daha fazla mutlu olmam, bana daha çoğunu getirdi. Kendini her şeyinle sevmeye başlayınca, her konuda kendine güven duymaya da başlıyorsun. O yüzden kendime güvenimi çok arttırdı. İstediğim bir şey olduğunda arkasından gitmem, istediklerimi takip etmem ve hayallerimi gerçekliğe dönüştürmem konusunda çok destek oldu. Her zaman yanımda yardımcı kuvvet gibi benimle bu harika yolu yürüdü. Zihnimi yavaşlattı, daha sabırlı olmayı öğretti, beni özümle, gerçek benliğimle, o muazzam gücümle tanıştırdı.

Kundalini Yoga, yogadan çok daha fazlası. Siz hayatta ne istiyorsanız, o yolda ilerlerken, sizin için harika bir dost ve yol arkadaşı.

Peki bizim için kundalini enerjisini biraz açar mısınız? Nasıl bir enerjidir bu?

Kundalini Sanskritçe, kendi etrafında dönen enerji demek. Bu enerji bazı öğretilere göre kuyruk sokumumuzda, bazılarına göre kuyruk sokumunun hemen üstünde 4. omurda olduğu söyleniyor. Bu enerjiyi aktive etmek istememizin nedeni, bu yaşam enerjisi vücudumuzda rahatça dolaşmaya başladığında daha kaliteli, daha sağlıklı ve daha farkında bir hayat yaşamaya başlamamız.

Daha sağlıklı, daha mutlu ve elindekilerin ve kendi potansiyelinin farkında bir siz, kulağa çok güzel gelmiyor mu? İşte bu yüzden bu enerjiyi aktive ediyoruz.

Kundalini enerjisinin çok güçlü olduğunu, uyandığında hayatın tepetaklak olabildiğini duyduk. Doğru mudur bu? Korkmamıza gerek var mı?

Hemen açıklıyorum, korkmanıza gerek yok. Yogi Bhajan tarafından öğretilmiş Kundalini Yoga’yı yaptığınız sürece korkmanıza hiç gerek yok. Ben 8 senedir, benim hocalarımdan Esra 20 senedir, Gurmukh 40 senedir Kundalini Yoga yapıyor, henüz aralarında delirmiş ya da tepetaklak olmuş biriyle karşılaşmadım.

Sinir sisteminiz geliştikçe, kundalini enerjisini vücudunuzda çok daha iyi hissetmeye başlayacaksınız. Böylelikle bu enerjinin keyfini de daha çok çıkarabileceksiniz. Isınma hareketlerini yapmaya özen gösterin, eğer gidebiliyorsanız Kundalini Yoga derslerine katılıp, yoga setlerini yapın. Siz geliştikçe ve kendi üzerinize çalıştıkça, enerjinin akışı da değişecek. Lütfen korkmayın, deneyin ve ne benim, ne de başkalarının söylediklerine kulak asmadan sadece hislerinize odaklanın.

Meditasyonların en az kırk gün art arda yapılmasını öneriyorsunuz. Bir gün kaçırsak bile dönüyoruz en başa. Peki 40 günün anlamı nedir?

Kundalini Yoga’da her yapılan hareket, her meditasyon, her setin bilimsel bir açıklaması var. Eğer her konuyu detaylıca araştırırsanız, hepsinin cevabını bulabilirsiniz. Vücudumuz her 120 günde bir tüm kanını yeniliyor. Yeni pompalanan kanın içindeki alyuvarlar demir barındırıyor. Demir bilgiyi vücutta tutuyor, aynen hard disc materyalinin demir olması gibi. Siz 40 gün boyunca o yeni pompalanan kanla beraber, vücudunuza aynı mesajı veriyorsunuz. O kan ilk 40 günde vücudun 3’te 1’ini yenilemiş oluyor. Sürecin her gün ard arda devam etmesinin en önemli nedeni bu bilginin her gün vücutta yeni pompalanan kanla aktive olması ve hiç kesilmemesi. Bunu kesmemek çok önemli, bu bilgi akışını kestiğinizde tekrar başa dönüyorsunuz. Her gün kendinize ne kadar harika bir yaratıcı olduğunuzu hatırlattığınızda, günler geçtikçe o gerçeklik artık hayatınızın içinde yer almaya başlıyor. Meditasyon süreleri aslında tam da bu yüzden 40-80-120 gün diye gidiyor.

Sat kriya için kundalini yoganın en kuvvetli meditasyonu demiştiniz. Sat kriyayı diğerlerine nazaran bu kadar kuvvetli kılan şey nedir?

En kuvvetli demek biraz iddialı olmuş ama çok etkili bir meditasyon. En önemli nedeni çok hızlı şekilde kundalini enerjisini çıkarabiliyor. Aynı zamanda 7 çakranın üzerinde aynı anda çalışıyor o yüzden de çok etkili. Ama bence en önemli özelliği, çocukluk travmalarına gidip, onların temizlenmesine yardımcı oluyor. Zaten bu nedenle bu meditasyonu her yaptığınızda şen şakrak bitiremeyebilirsiniz. Bazen neden olduğunu anlamadığınız bir şekilde sinirli hissedebilirsiniz. Bunun nedeni o anda aklınıza gelmese bile bilinçaltında bir anıya dokunulmuş olması olabilir. Meditasyona devam etmeyi seçtiğinizde yavaş yavaş her şeyin çözüldüğünü ve rahatladığınızı, enerjinizin çok daha kolay çıktığını görebilirsiniz. Bu meditasyonu yaparken vücudunuzun hızlıca ısınması çok doğal çünkü direk kundalini enerjisinin yükselişi üzerine çalışıyorsunuz.

Mantralar ve el hareketleri kundalini yoga meditasyonlarında yoğun olarak kullanılıyor. Bunların kundalini yogadaki gücünden bahseder misiniz?

Bu gerçekten çok derin bir konu. Kısaca açıklamak gerekirse, bence Kundalini Yoga’nın bu kadar kuvvetli ve etkili bir öğreti olmasının en önemli nedeni mantralar. Mantraları ses dalgaları gibi düşünün.

Vücudumuzun %70’i sudan oluştuğu için bu ses dalgaları çok hızlı şekilde bizi etkiliyor. Beyin kimyamızı hızla değiştiriyor. Bu yüzden sadece bir mantrayı dinleyerek bile, sinirliyken sakinleşebilir, üzgünken daha rahatlaşmış hissedebiliriz.

El hareketleri de aynı şekilde beynin belirli noktalarını aktive ediyor. Böylelikle mantralar, belirli el hareketleri ve nefesle aslında istediğimiz yöne doğru çok daha hızlı şekilde gidebiliyoruz.

Sizin favori meditasyonunuz var mı peki?

Aslında bir çok favorim var ve paylaştığım meditasyonların çoğunu dönüp, dönüp kendim de yapıyorum. Ama tabii benim için en özel yeri olan Kalp Meditasyonu (Kalbimizi Sevmeye ve Sevilmeye Açma) ilk olarak onunla başladığım için ve farklı farklı zamanlarda bir çok defa yaptığım için, harika etkilerini bugün hala hissettiğim için onun yerini ayrı tutabilirim.

Kundalini yogayla yeni tanışacak, deneyimleyecek olan birine bir tavsiyeniz var mı?

İki tavsiyem var. Birincisi, önyargılarını bir kenara bırak ve bir kere bile olsa bir meditasyonu dene. Hayatının 40 günü günde sadece 11 dakika yapılan bir meditasyonun, seni istediğin değişime götürebilme potansiyeli varsa bence denemeye değer. İnsanların söylediklerini, zihninin sana söylediklerini bir kenara bırak ve kendini bu deneyime aç, bakalım nasıl hissedeceksin. O yüzden ilk tavsiyem ne olursa olsun bir kere dene. Sonunda sevmeyebilirsin ama seversen, kendine ömür boyu kullanabileceğin harika bir hediye vermiş olursun.

İkincisi, bir meditasyon yaparken ya da herhangi bir kundalini yoga dersinden sonra kötü hissederseniz, bilin ki o anda bilinçaltınızda çok önemli bir noktaya dokundunuz. O saniyede ben kötü hissettim, bunu bırakacağım demek yerine onun üzerine gidip, o konuyu temizlediğinizde önünüze çok daha güzelleri açılacak. O yüzden aslında en yapmak istemediğiniz gün, sizi gerçek dönüşüme götürecek olan gün. Gerçekten bazı şeyleri temizleyip, daha güzel, daha keyifli bir hayata doğru gitmek istiyorsanız, nolursa olsun devam etmeniz altın kural. Size şimdiden söz veriyorum, o kötü his bir süre sonra gidecek ve siz fark etseniz de etmeseniz de aslında sizin sırtınızdan büyük bir yükü de alıp götürecek.

Son olarak 20 yaşındaki İpek’e bir tavsiye verecek olsaydınız bu ne olurdu?

Bu en sevdiğim soru! 🙂 Ona ilk önce “sakin ol” derdim. “Sakin ol ve hiç merak etme, her şey hayal ettiğin gibi hatta şu anda hayal ettiğinden çok daha güzel olacak. Hiç kimseyle, hiç bir şeyle yarışmak zorunda değilsin, sen olduğun gibi güzelsin. Kendini her şeyinle ne kadar kısa zamanda kabul edersen, hayatın o kadar keyifli olacak. Seni çok seviyorum.”

Peki etkinliklerinize katılmak veya size ulaşmak isteyen okurlarımız nereden ulaşabilirler?

Etkinliklerle ilgili Kundalini Lovers instagram sayfalarını takip edebilirler. Tüm etkinlikleri mutlaka orada duyuruyoruz. Onun dışında özel ders ya da etkinliklerle ilgili detaylar için kundalinilovers108@gmail.com adresinden bize ulaşabilirler.

Kaynaklar
ipek tiryaki, kundalini yoga, kundalini yoga hakkında, kundalini yoga hareketleri, kundalini yoga nedir