Röportaj: Işıl Gence ile Dişil Enerji ve Dişilik Sanatı

ışıl gence

İçsel dengenin ve yaşam kalitesinin artırılmasının önemli yollarından biri, içimizdeki eril ve dişil enerjiyi anlamak ve yükseltmek. Dişil enerji, yaşam gücümüzü ve yaratıcı potansiyelimizi besleyen temel bir güç olarak kabul ediliyor ve son günlerde sıklıkla gündemimize düşüyor. Dişilik sanatı konusunda eğitimler veren Gestalt Koçu ve Kuantum Bilinçaltı Uzmanı Işıl Gence ile dişil enerji nedir, nasıl yükselir, kişisel dönüşüm üzerindeki etkileri nelerdir ve daha nicesini bu röportajda keşfedeceksiniz!

Hoş geldiniz. Seminerlerini verdiğiniz “dişilik sanatı” nedir?

Bundan 5 yıl önce açtığım Dişilik Sanatı Semineri açıkçası kadının kendi içinde duyguları, bilinçaltı, kalbi, mantığı ve ruhun yani gerçek özüne giden bir yolculuğa rehber oldu. Dişilik Sanatı Seminerleri’nde öncelikle ‘dişilik’ kavramı ile barışmaktı amacım. Son yıllarda özellikle kadının iş hayatında başarılı olması, eril enerji ile yaşama katılması, hayatında ayakları üzerinde durması gerçekten çok önemliyken; arkasında dişi enerjisini ve kadınlığını bastırmak, kalbi yerine sadece zihni ile hareket etmesiyle birlikte; yalnızlık, anlaşılamamak, dengeleri oturtamamak, duyguları ve sezgilerinden uzaklaşmak ve ilişkilerde rol değişikliğinin getirdiği sıkıntılarla baş başa bıraktı.

Aslında kadının dişi enerjisini yükseltme çalışmaları bu güne kadar benim dahil olmak üzere inanamadığım güzel gelişmelere yol açtı. Kadının gerçek gücünü; duyguları, şefkati, sezgileri ve şu ana kadar kapattığı şifa ve yaratıcılık gücünü geri çağırmasına rehber oldu.

Dişilik Sanatı Semineri içeriği kadının bilinçaltı, korkuları, duyguları ve içsel dönüşümü ile başlayan ve daha derine inebilmek üzerine II seviyeden oluşan bir içe dönüş ve kadının kendini, kendi ile ilişkisini, geçmişi ile barışarak, yeniyi yaratma üzerine bir kendini bulma yolculuğu aslında.

Eril ve dişil enerji nedir? Biraz açıklar mısınız?

Yaradılıştan bugüne gelen, birbirleri ile var olan, dönüşen, birbirlerini tamamlayan, gelişen ve kendi içinde bir olan iki enerjiden bahsediyoruz. Dişil ve eril enerjiyi kadın veya erkek olarak ayırmadan düşünmeliyiz. Her kadının eril enerjisi ve her erkeğin dişi enerjisi vardır. Hatta mekanların, şehirlerin dişi ve eril enerjileri vardır.

Dişil veya feminen enerji dediğimizde toprak ana gibi besleyen, var eden, yaşam veren, çoğalandan bahsediyoruz. Bir o kadar Ay gibi ışık alan, duygular gibi değişken ancak karanlıkta bile parlayan bir enerji. Dişil enerji kadının feminen olmasından çok daha derin ve farklı aslında. Dişil enerji yaratıcı, akışta, kabulde, teslimiyet içinde, anın tadını çıkartan ve anla birlikte akan, kalbi ve sezgileri temsil eden, çekici, şefkatli, bilgelik dolu olan ve şifayı içinde barındıran durağan ve içine alıp koruyan esnek ve yumuşak ve bolluğu temsil eden bir enerjidir.

Eril veya maskülen enerji ise aynı Güneş gibi her zaman sıcaklığı ile var olan, ışığı veren, içimizi ısıtan varlığının güven ve cesaret verdiği, koruyup kollayan bir enerji. Eril enerji ilerleyen, çözüm yaratan, odaklanan, rekabet eden, mantığı temsil eden, aktif olan, kavrayan ve sert/güçlü olmasına rağmen merhametli, ruhani, net ve bereketli bir enerjidir.

Bu iki enerjinin doğasını anlamak ve onlarla bütünleşmek ve yaşamak hayatımızda güzellikler yaratmamıza neden oluyor.

Astro Soru

İçimizdeki dişil enerjiyi nasıl uyandırırız?

İçimizdeki dişil enerjiyi uyandırmak için önce bir kadın olarak dişil enerjinin bize doğal olarak verdiği ve getireceği hediyelere açık olmalıyız. Bir kadın dişil enerjisini farkına varmanın sadece cinsellikle doğru orantılı olduğu yanılsamasından kendini kurtarmalı.

Çocukluktan ve büyüme döneminden veya geçmişten getirdiğimiz dişi enerji ile ilgili korkuları dönüştürmekle başlamamızda fayda var. Özellikle kadının gerçek sevgiye olan ihtiyacı dişi enerjisini ve tüm hayatını dışarı odaklı yapıyor. Ancak dişi enerjimiz içeriden dışarı doğru akar, akmak ister. Sürekli vermeyi deneyimleyen kadın bir süre sonra hayattan almak istediklerini alamaz hale geliyor. Almayı, istemeyi ve yalnız olmadığımız hatırlamamızda fayda var. Dişil enerji hayattan sevgi, bolluk, bereket, aşk ve mutluluğu alan taraftır.

Bunun dışında kendini sevmek, değerini bilmek, saygı göstermek kendi ihtiyaçlarını özellikle duygusal ihtiyaçlarını belirlemek ve kendi içinizde olan duygusal boşluğu önce kendimiz doldurmayı öğrenmeliyiz. Bu açıdan duygularımız ile barışmak, onları anlamak ve duygusal yaralarımızı da sarmak için mutlaka çalışmalıyız.

En önemlisi de sadece düşüncede yani mantıkta değil gerçekten kalpten yani duygularla yaşamayı öğrenmeliyiz. Onun dışında teslimiyet, yani kabul içinde yaşamayı, hayatın her anında kontrol ihtiyacından kendimizi nasıl ayıracağımızı da öğrenmeliyiz.

Günümüzde feminen enerjimizi korumak zor değil mi? Dişil enerji dengeleme hakkında ne söyleyebilirsiniz?

Evet bu gerçekten zor gibi görünüyor öyle değil mi? Aslında yanılgı, kadının bunu sadece partnerinin yanında yapmaya çalışması. Çünkü kadının dişilik kavramını bir bütün olarak düşünmesi, bunu kendi için gerçekleştirmesi ve kendi içindeki dişili öncelikle kendi içinde onurlandırması gerekiyor. Kendi içinde tam ve bütün hisseden, sevgiyi alabilen ve akıtabilen, yaratıcı, şifa gücünü ve sezgilerini kabul eden yaratıcı bir kadın… Düşünün ki dişil enerjinizle bütünleştiniz bu hayatınızın tüm alanına yansıyor. Yoksa sadece eşinin yanına geldiğinde basacağı bir aç/kapa butonu gibi düşünürsek zaten baştan yine dişil enerjimizin ilahi kısmını dışlamış oluruz.

Ayrıca sadece dişil enerjimizi değil, var olan eril enerjimizi de onurlandırmalıyız. Bu denge ve onurlandırma önce içimizde olmalı. Dişil ve eril enerjileri anladığımızda, zaten kendi içinde bütün olan bir kadın, eril enerjinin yanında da bütün olacaktır. Dolayısıyla hayatının tümüne sevgiyle akış enerjisi getiren kadın, ilişki içindeki akışa da kendini bırakabilir.

Peki ilişkilerde nasıl başarılı oluruz?

İlişkilerde başarılı olmak kavramının çok sağlıklı bir bakış açısı olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bir kadın olarak başarılı olmak dediğimizde; rekabet içeren, mutlaka daha iyiye gitmesi gereken, sürekli eksikleri kontrol eden ve içten içe sanki daha da olması gereken bir şeyler varmış da yapmıyormuşuz ve daha çok yapmamız gerekenler varmış gibi düşünme ihtimalimiz yüksek.

Sevginin olduğu yerde ise karşılıklı şefkat, anlayış, birlikte olmaktan duyulan haz, mutluluk ve gerçek tutuku ve yakınlık olur. İlişkilerimizde gerçek sevgiyi ve yakınlığı artırmak istiyorsak, bilinçaltındaki kendi korkularımızın farkına varmamız önemli. Çünkü eğer benim korkum varsa, ister istemez karşımdakinin de tüm korkularını tetiklerim ve artık sevgiden değil ego ile yaşamaya başlarım. Ve tabi karşıdaki de aynı şekilde.

Geçmiş yaralarımızı da sarmamız önemli çünkü kapanmamış yaralar mutlaka tekrar kanar. Tabi aynı zamanda yetiştiriliş tarzımızdan ve toplumsal bakış açılarından dolayı ilişkileri bir yetişkin gibi değil, ergen gibi yaşıyoruz. Kendimizi, sınırlarımız, ihtiyaç ve beklentilerimizi yetişkin bir erkek veya kadın olarak değil, bir ergen gibi ifade ediyoruz. Bu açıdan ebeveyn ilişkilerimize bir göz atmakta da faydasını gözden geçirmemiz daha doyurucu ilişkiler yaşamamıza neden olabilir.

O halde basitçe, dişil enerji nasıl yükselir? Pratik birkaç öneri alabilir miyiz sizden?

Doğada vakit geçirin. Doğada vakit geçirmek doğal dişil enerjinize dönmenize, dişi ve eril enerjilerin döngüsünü anlamanıza ve akışta olmanıza yardımcı olur. Çıplak ayak dolaşmak, yüzmek, bir ormanda yürümek, deniz kenarında vakit geçirmek sizi toprakladığı için negatif enerjinizi de azaltır.

Duygularınızla mutlaka ilgilenin. Biliyorsunuz, duygularımız bize ait. Her sorunun çözümünü başka birinde, bir yerde aramayın. Üzgünseniz ağlayın, kızgınsanız yastıkları yumruklayın, sizi kimsenin duymayacağı bir yerde özellikle bağırın. En güzeli yazın. Duygular ifade edilmediği sürece dişil enerjiniz de yaşamda ifade bulamaz.

Kız kıza vakit geçirin. Yaşamda kız kardeşlik her zaman birbirinizi anlamanıza ve yalnız olmadığınızı bilmenize neden olur. Mutluluk ve aşk hormonu olan oksitosin salgılatır. Gülün, değişiklik yapın, ağlayın beraber vakit geçirin. Tabi gıybet hariç… 🙂

Kendinizi sevin. Kendinizi sevmemek için nedenler aramak yerine sevmek ve geliştirmek için nedenler arayın. Hatırlayın bu yaşamda en nihayetinde sadece kendiniz ile kalır ve yüzleşirsiniz.

Bedeniniz ile barışın. Bedenimiz sadece bir et parçası değil yaşadığımız tapınak. Onu sevin, güzel ve sağlıklı besleyin, hareket edin. Değiştirebileceğiniz taraflarını değiştirin ve gerisini olduğu gibi sevin. Ve bol bol dans edin!

Okuyucularımız seminerlerinize katılmak isterlerse, size nasıl ulaşabilirler?

Kendinize verdiğiniz değerin ve yaratıcılığın her gün arttığını görmek ve hayatında deneyimlemek isteyen bütün kadınlara açık olan seminer ve seans bilgileri için bana Instagram’dan @isilgence ve www.isilgence.com web sitesinden ulaşabilirler.

Tüm kalbim ve sevgilerimle!

Kaynaklar
dişil enerji, dişil enerji dengeleme, dişil enerji nasıl yükselir, dişil enerji nedir, dişilik sanatı, eril enerji